Bütün gününü kitapta yazılanlar üzerinde düşünerek geçirdi.
"Düşüncelerinizi izleyin."diyordu kitapta."Bu kendinize olan bakışınızı ortaya koyar.Kendinize karşı nasıl davrandığınızı anladığınız anda bunu değiştirmek isteyeceksiniz."
Kolay gibi göründü. Hatta eğlenceli bile olabilirdi.Sabah uyandığı andan akşama kadar düşüncelerini dikkatle izlemeye karar verdi.O gün içinde pek başarılı olduğu söylenemez.Birkaç düşüncesini yakalama fırsatı bulsa da bu ona yeterli gelmedi.Yakaladığı o bir kaç düşünce kendi hakkındaydı ve hiç memnun değildi düşündüklerinden.Gerçekten kendi hakkında bu kadar karamsar düşünüyor olabilir miydi? "İllaki güzel şeylerde geçiyordur aklımdan." diye düşündü.Belkide güzel düşüncelerde geçmişti aklından da şimdi hatırlayamıyordu. Defterini ve kalemini yatak odasına taşıdı.Madem tek başına bir yolculuğa çıkıyor, bu yolculuğu adım adım yazmalıydı.Değişim yazarında dediği gibi içten dışarı olmalıydı.
İçten dışa olan yolculuğu uzun sürmeyecekti.Kendinde düzeltilmesi gereken çok da fazla birşey olacağını sanmıyordu.Sorun dışarıda yaşananlardaydı.
Yatağına uzandı.Kitabı aldı kaldığı yerden okumaya başladı.
"Bildiğiniz herşeyi unutun.Aşağıdaki araştırmayı lütfen iki defa okuyup üzerinde düşünün.Kendinizi yeni baştan inşa ediyorsunuz.Yanlış bildiklerinizi düzeltme vakti.Bunu ancak siz yapabilirsiniz.İnancın düşüncelere olan etkisini apacık gözler önüne seren bir araştırma yapılmış:
6 yaş ve üzeri bir grup çocuğu ; ortadan ikiye beyaz çizgiyle bölünmüş, bir duvarında dart tahtası bulunan bir odaya alıyorlar.Çocuklara bir oyun oynayacakları söyleniyor.Oyunun iki kuralı var.
1.kural ortada bulunan çizgi geçilmeyecek
2.kural sırtları dart tahtasına dönük olarak atış yapılacak
Bu iki kural açıklandıktan sonra çocuklara günün sonunda en yüksek puanı alana bir ödül verileceği söyleniyor.Çocuklar odadan çıkarılıyor ve tek tek odaya alınarak atış yapmaları isteniliyor.
Bu arada araştırmayı yapan kişi tarafından oda kamera ile kaplanmış.Başka bir odadan çocukların ne yapacaklarını izliyor.
İçeri giren 10 çocuktan 8'ı hileye başvuruyor.Ufak çocukları hile yaptıkları için suçlayabilir miyiz? Tabiki hayır.Tek amaçları gün sonunda verilecek olan ödüle sahip olmak.
İkinci grup çocuk getiriliyor ve aynı kurallar onlar içinde geçerli.Yalnız bu gruptaki çocuklara odada bir prensesin olduğu ve arkadaş canlısı bu prensesin görünmez özelliği olduğu söyleniyor.Odada bulunan bir sandalye de oturarak onları izleyeceği belirtiliyor.Sonra tekrar çocuklar dışarıya çıkarılıyor ve teker teker içeri alınıp oyuna başlanıyor.Kameradan izlendiklerinden haberi olmayan bu çocuklardan hiç biri hileye baş vurmuyor."
Sırf kendine verdiği sözü tutmak adına bu araştırmayı bir kez daha okudu.Üzerinde düşünmeye başladı.
Yazarın yazdığı söz geldi aklına bildiklerinizi unutun.Yeni bir bakış açısı geliştirmek için önce bildiklerini bir kenara kaldırabilmek lazımdı.Bir kez daha okudu ve bir kez daha.
Anlamaya çalışıyordu. Defalarca sahneyi hayal etti bir kaç defa daha okudu.Defterini açtı.ilk yolculuğunu kaydetmeye başladı.
1)İnanç düşünceyi pozitif yönde geliştiriyor.(Biri beni izliyor inancı ve bu inancın sonucu olarak doğru hareket etmeliyim düşüncesi)
2)Düşünceler inançlardan etkileniyor.İnançtan etkilenen düşünce de etkilenmekle kalmıyor oda sergileyeceğimiz tutumu hareketi etkiliyordu.(Izlendigini düşünen çocukların hileye başvurmamaları gibi)
Yol haritası açılmaya başlamıştı önünde.
İnandığı her neyse onun düşüncelerini etkilemişti.Düşünceleri de hareketlerini.Hareketleri de şu anda yaşadığı sorunları getirmişti meydana.
Kafasında davulların çaldığını sandı bir anda.
Yazarın ilk sayfalarda yazdığı ve kendisini kızdıran sözü geldi aklına."Her insan yaşadığı hayattan kendisi sorumludur."
"Evet" dedi "Hayatımdan sorumluyum ve sorumluluğu üstlenme cesaretini gösterme zamanı geldi."
Defterini kapattı.Bu düşüncelerle yatağına uzanıp tam uykuya alacaktı ki birden bir düşünceyle fırladı yataktan.Ya o araştırma daki gibi bir prenses tarafından kendisi de izleniyorsa?
Bunu unutmamak için hemen defterine not aldı.
Tekrar uzandı yatağına.
İzlenen olmak!!!
Bu düşünceyi incelemeye başladı.Bu düşünce ya onun karanlık kuyusuydu içinde boğulacağı, ya da yazarın dediği gibi güneşine giden ışıklı yoluydu.
İzlenen olmak mı?
İzleyen olmak mı?
Hangisiydi.?
Yazinizin devami da ilki kadar güzel :) basarilarinizin devamini diliyorum 👏👏👏👏👏
Teşekkür ederim.:)
Congratulations @melisamelodi! You received a personal award!
You can view your badges on your Steem Board and compare to others on the Steem Ranking
Vote for @Steemitboard as a witness to get one more award and increased upvotes!