Geçtiğimiz gece gerçekleşen olayda aklıma ilk soru olarak ’’ Ankara’da neler oluyor? ‘’ sorusu geldi. Şüphesiz oranın yaklaşık 23 yıldır görevde olan Melih Gökçek’in Belediye bürokratları ve Genel Müdürlerinin istifası istendi. Bakacak olursak bu kişiler Ankara Belediyesinde yılları geçmiş üst düzey yetkililer fakat yeni Belediye Başkanı Mustafa Tuna bir anda hepsinin istifası isteyerek Ankara Belediyesindeki tüm Melih Gökçek izlerini silmeye karar vermiş gibi durdu. Tabi bunu kendi kararıyla mı yaptı, yoksa bir yerlerden emir geldide öyle mi yaptı bilmek güç. Fakat üst kademelerden bir emir ve ya planın bir parçası olduğu söylemler arasında yerlerini aldı. Bir çok belediye başkanının değiştiği ve yenilerinin seçildiği bir süreçten geçerken bu belediyecilerin günahı nedir demeden geçemiyor insan. Ee tabi isyan edeni, görevinden istifasından sonra partiden de istifa eden isimler oldu. Muhalif kesimlerim eleştirdiği tam adamcılık rejiminin parti içerisinde dahi bir çalkantıya sebep olması istifa eden şahısların bunları istifa beyanamelerinde bulundurmaları şüphesiz Ak parti içerisinde ciddi bir yapılanmanın gerektiğinin en büyük kanıtı niteliğindedir.
Yeni gelen Belediye başkanları genelde belediyecilik kavramını hep 2. Sıradan takip etmiş kişiler oldukları için bürokrasinin nasıl ilerlediğinin haberinde olan kişiler genel olarak bu yüzden işleyişte sıkıntılar yaşanacağını düşünmedim. Ak parti bu güne kadar belki de Türkiye’ye yeni bir belediyecilik anlayışı getirerek çok hızlı gelişmeler göstermiş belediyeleri ile göz önünde olan ve belediyeciliği iyi yapan bir parti olarak göz önündeydi. Fakat belediyelerde yapılan yolsuzluk haberlerinin artması, kulaktan kulağa gelen söylemlerinin artık rahatsız edici boyutlara gelmesi Hükümet tarafınca ‘’ Kimse yerinde rahat oturmasın ‘’ yanıtıyla karşılandı. Belediyelerde değişikliklere gidildi. Bunu destekleyen olduğu gibi Akparti içerisinde buna karşı çıkanlarda oldu. Fakat bu kişilerinin sesleri biraz kısık bırakıldı, bıraktırıldı. Bu sebepten parti içerisinde destek göremeyen Başkanlar teker teker istifaları verdiler. Şüphesiz yeni istifa istekleri ardından gelecekti ve beklendiği gibi oldu. 23 yıllık bi belediyenin tüm bürokrasi ve genel müdür kademesinin istifası istendi.
Olaylar çok derinde ülke istikrarını ve ya ilerleyişini sıkıntıya sokmadı. Projelerin durdurulması gibi bir konu söz konusu olmadı. Aynı hızla yeni kişilerle devam edilen belediyelerin 2019 seçimlerinde oy oranlarında nasıl bir değişim olacağı ciddi bir merak konusu, sonuç olarak alışa gelmiş isimlerden ziyade yeni isimler ve eskileri kadar güçlü olmayan isimlerin seçimlerde nasıl bir oy artışı ya da düşüşü yaşanacağını merakla bekleniyor. Tabi bu süreçte yapılan işler başarıya ulaşan projeler, halkın nabzının iyi tespit edilmesi yeni isimlerin sevilmesini ve oylarını arttırmalarını sağlayacaktır.
Bakalım önümüzdeki günler bizlere ne getirecek, neler gösterecek.
Sağlıcakla kalın, iyi günler.