Ölüdenizdeki koya adını veren Belcekız bir efsaneye dayanıyor. Eski çağlarda buralardan geçen gemiler açıkta demirler ve içme suyu almak üzere kıyıya sandalla çıkarlarmış.
Bir gün yaşlı bir kaptanın genç, yakışıklı oğlu su almak için koya çıktığında güzel Belcekız’ı görmüş. Görür görmez de birbirlerine aşık olmuşlar. Ama delikanlı suyu alıp dönmek zorundaymış. Gemi uzaklaşıp gitmiş. Belcekız hep kıyıya bakmış, sevgilisinin yolunu gözlemiş. Delikanlı da geminin buralardan her geçişinde su almaya gelir, görüşürlermiş. Bir gün buradan geçerken fırtına patlamış. Delikanlı, babasına burada korunaklı bir koy olduğunu söylemiş. Babası ise delikanlının sevgilisini görmek için gemiyi parçalamayı göze aldığını düşünmüş. Fırtınayla birlikte kavga da büyümüş baba-oğul arasında. Gemi tam kayalara çarpacakken baba bir kürek darbesiyle oğlunu denize atmış ve dümene yapışmış. Ve tam o sırada durumu kavramış. Deniz dönerek çarşaf gibi bir koya girmekteymiş. Oğlan orada ölmüş. Kayaların üzerinde sevdiğini bekleyen Belcekız da kayalara atlayıp ölmüş. İşte o günden beri kızın öldüğü yere Belcekız, delikanlının öldüğü yere de Ölüdeniz denmiş.