Aşağıda sıraladığım tavsiyeler yalnızca kendi tecrübelerimdir.
1. İnternette tonlarca set, yöntem, iddia vs. var. Bunların hemen hemen çoğundan uzak durmanız gerekiyor. Aklıma gelenlerden bahsedeyim:
· Uyurken İngilizce: Bu iddia safsatadır. Bilimsel bir açıklaması yoktur. Aldous Huxley’in Cesur Yeni Dünya kitabından
esinlenilmiştir. Günümüz teknolojisinde kimse size uykuda İngilizce
öğretemez.· X Günde İngilizce: Eğer maksadınız İngilizce öğrenmekse bundan da uzak durmalısınız. Zira çevrenize bakarsanız saçma sapan dil
kursları bu işi iyice abarttı ve gün konusunda birbirleriyle yarışan
reklamlar yapıyorlar. 15 günde, 30 günde dil öğrenilmez. Bu kursta
size ezberletecekleri cümle kalıplarını 5 TL’ye alacağınız bir konuşma
kılavuzuyla da yaparsınız zaten.· “Yeni bir teknik buldum, mükemmel” diyenlerin bir kısmı – Daha web sayfalarında ne Türkçe’yi ne de İngilizce’yi doğru düzgün
ifade edemeyen kimseler ilginç iddialarla safsatalarını sunuyorlar.
Kendi kitapları, yöntemleri vs. var. Sonuçta sizden yine bir ton para
alıp karşılığında hüsran veriyorlar. (Aralarında muhakkak ki iyileri
vardır ama bir kısmı maalesef böyle)· Konuşma kılavuzları: Maksadınız İngilizce öğrenmekse hiç bulaşmayın. Sizin için yalnızca zaman kaybıdır. Ama seyahat için
kullanacaksanız ve acil bir şeyler lazımsa elbette güzel bir çözümdür.
2. Dile Maruz Kalmak: Bu kavram dil öğrenimi açısından önemlidir. İlk tercih tabi ki öğrendiğiniz dilin konuşulduğu ülkeye gitmektir fakat böyle bir imkân yoksa çevrenizde bu ortamı yaratmanız gerekiyor. Bu, kullandığınız telefondan tutun da izlediğiniz filmlere, okuduğunuz kitaplara ya da dinlediğiniz şeylere kadar her şeyin mümkün olduğunda sizi dil konusunda sizi desteklemesi demektir.
3. Hikaye Kitapları: Seviyeniz A1 de olsa B2 de olsa İngilizce okuyun. Düşük seviyelerde olanlar için kitapçılarda “stage kitapları” olarak geçen kitapları almak çooook faydalıdır. Zorlansanız bile okumaya çabalarsanız ve bu okumaları da gelişiminizle orantılı olarak artırırsanız faydasını göreceksiniz. Bununla alakalı olarak Türk yayınevlerinden çıkan kitapları tavsiye etmiyorum. Sadeleştirilirken veya çevrilirken özenilmediği için içeriği yanıltıcı olabiliyor. Oxford Press gibi yayınlar da pahalı oluyor ama ikinci el kitapçılarda (Ankara’da Adilhan’da, İstanbul’da Akmar’da mesela) 3-4 TL’ye bulunuyor.
4. Dinleme ve Konuşma: Eğer yalnızca kitaptan çalışıyorsanız muhtemelen bu iki becerinizde problem vardır. Ama dili yalnızca okuyarak ve yazarak kullanmayacağınız için bu becerilerinizi de başlangıç seviyelerinden itibaren dile maruz kalma sürecine dahil ederek geliştirmeniz gerekmektedir. Çünkü telaffuzunuzda bir eksiklik varsa o dili tekrar öğreniyor gibi olursunuz. Öğrenecekseniz bir kere öğrenin.
5. Kelime Öğrenimi: Bununla alakalı son zamanlarda popüler olan birçok uygulama/site var. Deneme şansı bulduklarım arasında en beğendiğim memrise oldu. Ama arada bir aklınıza geldikçe bakıyorsanız çok faydalı bir seçenek değil. Şahsen ben bu programlarda devamlılık sağlayamadığım için kullanmadım. Kelime ile bildiğim birçok şeyi çeviriye borçluyum. Çeviri derken kastım kendi kendinize çeviri yapmanız. Okuduğunuz bir öyküyü, izlediğiniz programdan bir repliği, tabelaları, film afişlerini, aklınıza gelebilecek her şeyi çevirin. Çünkü bunları yapmak için ihtiyaç duyacağınız en önemli şey kelime. (Bunu kendi kendinize oynadığınız bir oyun gibi düşünebilirsiniz.)
6. Mektup arkadaşı, Skype arkadaşı: Dile maruz kalma etmenlerinden biri olarak kabul edebiliriz bunu. Sandığınızdan daha iyi sonuçlar alabileceğiniz bir yöntemdir. Eskiden omegle gibi bir seçenek vardı bunun için ama artık amacından sapmış bir site konumunda. Bunun için önereceğim ilk site https://howdoyou.do/ Bunun dışında penpal gibi sitelerden de faydalanabilir, basit bir Google araştırmasıyla güzel siteler bulabilirsiniz.
7. Yazın: Akılda kalmaz satırda kalır sözünün doğruluğuna inananlardanım. Bu yüzden mutlaka defterleriniz olsun. Bu sadece not tutmakla sınırlı değil. Günlük, köşe yazarı gibi en az 200-300 kelime yazın. Bu, dil kullanımına aşina olmak için çok güzel bir yöntem.
8. Kelime Kartları: Kelime kartı hazırlamak çok basit ve etkilidir. Excel’den hazırlayacağınız bir tabloyu, karton kağıda çıktı almak bu işlem için yeterlidir. Diğer bir seçenek ise 16. maddede bahsettiğim web sitelerinden biri olan Quizlet.
9. Partner: İngilizce öğrenen bir arkadaşınızın olması ve İngilizce konusunda paslaşmanız ikiniz için de faydalı. İkinizin de hangi seviyede olduğunun önemi yok. Yalnızca ortak bir birikim oluşturmak ve biri bıraktığında diğerinin motive edebilmesi için.
10. Utangaç olmayın: Konuşurken İngilizler gibi “errr…” yaptığınızca veya ağzınızı açarak telaffuz etmeye çalıştığınızda komik olmuyorsunuz. Bu yüzden konuşmaktan ve doğru telaffuz etmekten korkmayın. İstanbul gibi bir şehirde yaşıyorsanız turistler bu konuda çok iyi bir avantajdır. Ama sakın gidip de hiçbir turiste “Hello! Sorry for my bad English. I’m learning English. I want to practice.” demeyin. Ya sizi umursamayacaktır ya da İngilizce’yi iyi bilmediğinizi bildiği için doğallıktan uzaklaşacaktır. Bunun yerine adres sorun, tişörtünün çok şık olduğunu falan söyleyin.
11. Sözlük: Türkçe sözlükleri mümkün olduğunda az kullanmaya çalışın. İngilizce-İngilizce sözlük kullanmak daha faydalı olur.
12. Dizi/Film izleyin: Altyazılı dizi/film izlemek dinleme yapmak açısından faydalıdır fakat izlediğiniz 5 sezon dizide karakterlerin hiç yüzünü görmediyseniz yanlış yapıyorsunuz demektir. Dizi izleyip dinlemeye çalışın, sadece okumayın. Aksi takdirde pek bir faydası olmuyor.
13. Telaffuz-Ağız Şekilleri: Telaffuz konusunda ilk tavsiyem şu: eğer native-like bir telaffuzu ve konuşmayı hedefliyorsanız yabancı dizileri ve filmleri izlerken konuşanların ağızlarına bakın. Zira İngilizce konuşurken ağzınızın şekli doğru değilse native-like bir konuşma elde edemezsiniz. Ağız şekillerinden kastım ise harfler ağızdan çıkarken ağzın aldığı şekiller. En bariz örneğini “e” harfinde görürsünüz zaten.
14. Telaffuz-Altyazı: Dizi ve filmleri internetten indirip İngilizce altyazıyı programla kendiniz ekleyin. Her programda altyazı senkronizesi vardır. Videonun üstünde sağ tıkladığınız zaman altyazı geciktirmesi veya altyazı senkronizesi olarak geçer. Altyazıyı -0.5 saniye yapın ve filmi izlerken altyazıyı sesli okuyun, hatta taklit edin. -0.5 saniyede okursanız sesle hemen hemen eş zamanlı bir seslendirme olacaktır. Bu sayede hatalarınızı daha o saniyede fark edeceksiniz. (Bu işlem için tavsiyem BSPlayer’dır. İzlediğiniz dizi/film ismini BSPlayer veritabanından ve diğer büyük altyazı sitelerinden arar ve otomatik olarak altyazılı açar. Size sadece Türkçe ve İngilizce seçimini yapmak düşer. Hatta ikincil bir altyazı açıp. Altyazı olarak İngilizce, üstyazı olarak Türkçe de yapabilirsiniz.
15. Telaffuz-Kendinizi dinleyin: Elinize herhangi bir makale, yazı vs. alın ve sesli okurken bunu kaydedin. Sonra kendiniz tekrar bu kaydı dinleyin. Bunu kendi kendinize yapmanızın manası ise şu: günümüzde oyunlar, diziler, filmler aracılığıyla hepimiz İngilizce duymaya aşinayız. Hemen hemen bütün kelimelerin okunuşu bilinçaltınızda var ve sıkıntı bunu pratiğe dökmekte. Bu nedenle kendi yaptığınız ve doğru olduğunu düşündüğünüz kaydı tekrar dinlediğinizde sahip olduğunuz kulak doygunluğu size hatalarınızı gösterecek.
16. En yaygın kullanılan kelimeler: Okuduğunuz, dinlediğiniz İngilizce'yi anlamak için en çok ihtiyacınız olan şey kelimeler. Bu yüzden belirli seviyede İngilizce birikiminiz olmalı. Bence bunun için en önemi kaynak en çok kullanılan kelimelerdir. Bunun için internette hazır bulunan her kaynağı tavsiye etmiyorum. En çok kullanılan kelimeler dizi-film altyazılarından analiz edilmiş olmalıdır. Ancak böyle doğru sonuçlara ulaşabilir. Birçok dil için bu verilere bu linkten ulaşabilirsiniz.
17. Kendim kullandığım ve faydalandığım sitelerden aklıma gelenleri de şöyle sıralıyorum:
a) https://www.vocabulary.com/ Sözlük ve kelime quizi için kullanılabilecek sitenin en önemli işlevi okuduğunuz parçaların kelimelerini sizin yerinize çıkarması. Metin verdiğinizde tüm kelimeleri çıkarıyor ve size bir liste veriyor. Sizin aralarından seçtiklerinizi bir liste olarak anlamlarıyla veriyor ve öğrendiğinizi test etmek için quize girebiliyorsunuz. (Ücretli android uygulaması da var.)
b) https://www.voscreen.com/ Bunu bir çoğunuz duymuştur muhtemelen. İlk çıktığında tesadüfen görmüştüm, üstüne sürekli bir şeyler katarak ilerleyen enfes site. Genellikle filmlerden/dizilerden kesitler sunuluyor ve anlamı soruluyor. Tabii bu kesitler çok kısa. Genellikle 1-2 cümlelik şeyler oluyor.
c) https://www.ted.com/ Burada yüzlerce konu hakkında, çoğu 50-60 farklı dilde altyazıya sahip, binlerce konuşma videosu var. Ücretsiz mp3 veya mp4 olarak indirme seçeneği ve konuşmanın her dilde yazılı hâlini indirme seçeneği de mevcut.
d) https://www.engvid.com/ Bu site belirli bir seviyeye gelmiş arkadaşlar için. İngilizce öğretmenleri İngilizce olarak birçok konuyu anlatıyor. Esprili dilleri konuları daha zevkli kılıyor. (James favorim)
e) http://lyricstraining.com/ Şarkı sözleri ile İngilizce.
f) http://www.ozdic.com/ Merriam Webster ile kullandığım sözlük. Pek bilinmediği için buradan veriyorum. (Collocation dictionary)
g) http://fraze.it/ Girdiğiniz kelimeyi cümle içinde kullanımlarıyla gösteriyor.
h) https://www.grammarly.com/ Yazdığınız cümlenin/metnin grammer incelemesini yapıyor ve size doğrusunu öneriyor. Başarılı bir proje.
i) https://quizlet.com/ Kelime kartları oluşturmak için kullanılan bir site. Girdiğiniz kelime kartlarına ses ekleme, mobil cihazlardan bu kartlara çalışma, pdf çıktısı alma, oyunlar kullanarak öğrenme veya word, excel gibi kaynaklardan kopyaladığınız 1000'lerce kelimeyi 5 saniyede ekleme gibi özellikleri var.
18. Youtube Kanalları:
· Speak English With Misterduncan
· Luke's English Podcast
· English With Lucy
· Jade Joddle
· Go Natural English
· Simple English Videos
· podEnglish
19. Podcastler:
· British Council
· Stuff They Don't Want You to Know
· Serial
· Rationally Speaking
· Radiolab
· A History Of The World In 100 Object
· In Our Time
· Ted Radio Hour
· Answer Me This
· Spark
· Comedian’s Comedian
· Comedians Telling Stuff
· This American Life
· Stuff You Should Know
· Revisionist History
· Myths and Legends
merhaba, guzel bir yazi olmus.
collocation dictionary icin sunu oneririm: http://www.freecollocation.com/
normal sozluk icin;
oxford learner's dictionary: https://www.oxfordlearnersdictionaries.com/
bu sozlugun guzel tarafi, yuklemlerle birlikte kullanmaniz gereken prepositionlari da vermesi. mesela provide somebody with something biciminde. offer'da ise offer sb sth seklindedir. o zaman "with" orada cok onemli bir pozisyona sahip.
yine macmillan dictionary ve the free dictionary'i oneririm. ikincisinin hem idiom sozlugu, hem de thesarus'u var.
amerikan ingilizcesi calisanlar yine merriam webster'in learner's dictionary'sini kullanabilir.
bu arada youtube altyazi isini bayagi gelistirdi. orada nativelerin diksiyonsuz konustugu kanallar bir sure sonra tercih edilmeli diye dusunuyorum. cunku sokakta kimse dizi filmlerdeki ya da bbc'deki gibi konusmaz.
Yorumunuz ve katkılarınız için teşekkürler. :)
Rica ederim.
Merhaba @daxene,
Yazınız @trdaily tarafından otomatik olarak seçildi. Ve @trdaily curation trail'i takip eden
diğer üyelerden de oy aldı.
@trdaily, türkçe etikete sahip içerikleri belirli filtrelerden geçirip rastgele olarak oylayan bir bottur.
Arzu ederseniz @trdaily curation trail'e bu adresten katılabilirsiniz.
Yine görüşmek üzere! :)
Congratulations @daxene! You have completed some achievement on Steemit and have been rewarded with new badge(s) :
Award for the number of upvotes received
Click on any badge to view your own Board of Honor on SteemitBoard.
To support your work, I also upvoted your post!
For more information about SteemitBoard, click here
If you no longer want to receive notifications, reply to this comment with the word
STOP