Fight Club 2 / Çizgi Roman incelemesi

in #steempress6 years ago


Yıl 1996. Chuck Palahniuk belki de sinema tarihini değiştireceğini fark etmeden bir roman yazar. Dövüş Kulübü.

1999 yapımı baş rollerinde Edward Norton, Bradd Pitt ve Helena Bonham Carter'ın devleştiği Fight Club'ı bilmeyen yoktur diye düşünüyorum. Aradan geçen 16 yıla rağmen konu sinemaya geldiği zaman elbet değinilir.
Peki bu sarsıcı filmin & roman'ın devamı olsa nasıl olurdu?

BAZI HAYALİ ARKADAŞLAR ASLA ÇEKİP GİTMEZ

Hikayemizin başladığı yer işte burası. Hatta o kadar baştan almışlar ki, #0 numarayla çıkan kısmın adı dikkat ederseniz ki sadece Dövüş Kulübü. Ufacık tefecik bir Prequel ile evrene giriş yapıyoruz.
Çizer Cameron Stewart. Kendisini daha önceki Grant Morrison'ın kaleme aldığı Batman & Robin hikayesinden ve Catwoman çalışmalarından hatırlayabilirsiniz. Kapak tasarımları David Mack'e ait ve hepsi gerçekten çok başarılı. Özellikle #0 ve #1 numaralı sayıları 3 farklı kapak tasarımıyla çıkarmışlar, sağ olsunlar.

A-ACAYİP SEBASTIAN

Şuna bir bakın. Bugünlerde kendine Sebastian diyor. 10 yıl önce kaderinde yeni bir büyük iskender olmak vardı. Yeni bir Cengiz Han. Ama Sebastian...
Mutluyum diyor. Gündelik hayatın savurduğu oklara ve taşlara karşı kalkanı bu. Ordusunu takas etti... Peki ne için?

Neredeyse bıraktığımız yerden devam eden hikayemizdeki başrol Sebastian (filmdeki Edward Norton) geçmişe bir yolculuk eder gibi. Fazlasıyla sıkılmış, bıkmış bir Marla karşımızda. O tam bıraktığımız gibi.
Marla & Sebastian çiftinden doğan bir de erkek çocuğumuz var. Ufaklığın da adını Sebastian koymuşlar -kaderi benzemesin.
Geçmiş hayatına, Insomnia'sına geri dönen Sebastian'ın kuşkuları artıyor ve yavaş yavaş öğreniyoruz ki Tyler aslında pek de uzağa gitmemiş. Kulüp de bitmiş sayılmaz. Anarşi son hızında devam ederken Marla'nın sızlanmalarına fazlasıyla tanık oluyoruz.
Hikayeyi çok fazla açıp spoiler vermek yerine biraz bütünlükten bahsedelim diyorum. Zira yeniden Insomnia geçiren Sebastian, evli çocuklu ama hala azgın Marla ve ortalıkta amonyum sülfat arayarak diye Sebastian Jr. ipuçları herkes için yeterli olur.

DARK HORSE FARKI

Cameron Stewart'ın çizimleriyle Dark Horse'un genel havası çizgi romanı baştan aşağı coşturmuş. Palahniuk'un kurgusuna zaten söyleyenecek tek bir kelime yok ancak çizgi romanın içindeki sayfa süslemeleri bile çizer farkını net bir şekilde ortaya koymakta. Net bir şekilde "iyi ki roman yerine çizgi romanı tercih etmiş" dedirtiyor. Zira hikaye içerisindeki şımarıklıklar, flashbackler başka türlü bu kadar net yansıtılamazdı.
Çizgi roman aslında Dark Horse'dan çıkıyor ancak Ayrıntı Yayınları'nın bir ayıbı mevcut zannımca.


Bu #2 nolu sayının kapağı. Orijinal Amerika basımı. Sol üstteki Dark Horse Comics logosuna dikkat ediniz.

Şimdi hanımlar beyler, hemen aşağıda Türkçe, Ayrıntı'dan çıkan yayını göreceksiniz;


Hokus pokus! Aniden sol üstteki Dark Horse'un logosu gitti, Ayrıntı'nın dinozoru geldi.

Bir yayın evinin koca kapakta kendi logosunu koyacak yer bulamayıp yayıncı şirketin logosunu kaldırması çok abes olmuş bence.

Dövüş Kulübü 2, her ay 1 sayı olarak basılıp dağıtılmakta. Şu anda #3 numaralı sayısı çıktı (başta bir #0 olduğu için toplamda 4 sayı). Her bir sayının fiyatı 7.00 lira olarak belirlenmiş ve bence gayet uygun. Dövüş Kulübü sevmeseniz bile çizgi roman seviyorsanız, hiç beklemediğiniz anda araya girip gülümseten flashbackler hoşunuza gidiyorsa ve çizimler ve hikayenin dışında çizgi romanın sağındaki solundaki geyikleri okumaktan hoşlanıyorsanız, okumalısınız.

Dünya öğrensin. Taşaklı olun. Bir kere olsun tüm yaramazlık potansiyelinizi kullanın.


image source



Posted from my blog with SteemPress : https://nerueger.timeets.com/2018/07/23/fight-club-2-cizgi-roman-incelemesi/
Sort:  

may i like your post i have to learn a lot with you buddy
By. @adit123

ofcourse ^^ thank you