[ENG-TR] My Birthday Surprise; Hot Mussels and T-Shirt —||— Doğum Günü Sürprizim; Sıcak Midye ve Tişört

Hi guys!.. It's my birthday today. And I realized that last night. :)) While keeping a close eye on the time, I can miss such important details. :)) But my girlfriend reminded me and my friends about it. Moreover, they made me do the organization from the very beginning, making me not to notice the surprise. :)) Ever since my friends came, I wanted to have them taste the hot mussels, which is very famous in Izmir and which I really like. They postponed this event to me with little excuses. But last night we made the decision to go. We went together to Balçova, İnciraltı, where there is a business called Serkan&Hamza, where the famous and really delicious hot mussels are sold.

Selam millet!.. Bugün benim doğum günüm. Ve ben bunu dün gece fark ettim. :)) Zamanı yakından takip ederken, böyle önemli ayrıntıları atlayabiliyorum. :)) Ama kız arkadaşım, bunu, bana ve arkadaşlarıma hatırlattı. Üstelik en başından beri organizasyonu bana yaptırarak, sürprizi fark etmememi sağladılar. :)) Arkadaşlarım geldiğinden beri, İzmirde çok meşhur olan ve benim de gerçekten çok sevdiğim sıcak midyeyi onlara tattırmak istiyordum. Bu olayı küçük bahanelerle bana ertelettiler. Fakat dün akşam gitme kararını planladık. Meşhur olan ve gerçekten çok lezzetli olan sıcak midyenin satıldığı Serkan&Hamza isimli iş yerinin bulunduğu Balçova, İnciraltına hep birlikte gittik.

There was a lot of traffic as it was the weekend. Because İnciraltı beach is very beautiful and people enjoy sitting here. Since I went to Quarantine Beach, which is very close to my house, I don't go much anymore. But before I moved here, I preferred it a lot. At the same time, there are many wedding halls in the İnciraltı region. As it is the wedding season, the traffic is increasing. But like we are, no one worries about traffic. Because it's a trip and no one is in a rush. Everyone also enjoys being on the road.

Haftasonu olduğu için çok trafik vardı. Çünkü İnciraltı sahili çok güzel ve insanlar burada oturmaktan keyif alıyorlar. Evimin çok yakınında olan Karantina Sahil’e gittiğim için ben artık çok gitmiyorum. Fakat buraya taşınmadan önce çok tercih ediyordum. Aynı zamanda İnciraltı bölgesinde bir sürü düğün salonu var. Düğün sezonu olduğu için de trafik iyice artıyor. Fakat bizim de olduğumuz gibi hiç kimse trafiği sorun etmiyor. Çünkü bu bir gezi ve kimsenin acelesi yok. Herkes yolda olmaktan da keyif alıyor.

Since it was very crowded, we could not find a parking space near the mussel shop and we parked our car in the Özdilek Shopping Mall car park, which is a very large parking area. Already, the distance between the mussel shop and the mall is not far. I will also tell about Özdilek Shopping Mall in the future. After parking our car, the weather was blowing beautifully on the way to the mussel shop. After completing this road and waiting in line, we got our mussels. Anyway, if you are going to buy mussels from Serkan&Hamza, you have to wait in line. Because it's really delicious and a place with regulars.

Çok kalabalık olduğu için, midyecinin yakınında park yeri bulamadık ve çok büyük bir park alanı olan Özdilek Avm otoparkına aracımızı park ettik. Zaten midyeci ile Avm arası uzak sayılmaz. Özdilek Avm’yi de ileride anlatacağım. Arabamızı park ettikten sonra midyeciye giderken hava çok güzel esiyordu. Bu yolu tamamlayıp, sırada bekledikten sonra midyemizi aldık. Zaten, Serkan&Hamza’dan midye alacaksanız, illa ki sıra beklersiniz. Çünkü gerçekten çok lezzetli ve müdavimleri olan bir yer.

Serkan&Hamza is not just a mussel seller. Fish, kokorec and even ice cream are sold here. Since I am most interested in mussels, I will tell you how to buy mussels. Because here, other foods come to the table when you sit down and order, while the mussel take-off part is self-service. First, you pay for the amount of mussels you will buy from the cash register next to the mussel counter. Then you buy mussels from the side with the receipt you get from here. You have to wait in line both to pay money and to buy mussels. When I first saw this event, there was a long line. When I saw these people, I thought that they are disgraced with their money, what could be so important to wait in line? But then when I tasted the mussel, I realized it was well worth it.

Serkan&Hamza aslında sadece midyeci değil. Burada balık, kokoreç ve hatta dondurma bile satılıyor. Ben en çok midye ile ilgilendiğim için midye alma şeklini anlatacağım. Çünkü burada, diğer yiyecekler, oturup sipariş verdiğinizde masaya gelirken, midye alma kısmı self-servis. Önce midye tezgahının yanındaki kasadan, alacağınız kadar midyenin parasını ödüyorsunuz. Daha sonra buradan aldığınız fişle yan taraftan midye satın alıyorsunuz. Hem para ödemek için hem de midye almak için sıra beklemeniz gerekiyor. Ben bu olayı ilk gördüğümde, uzun bir sıra vardı. Bu insanları gördüğümde, paralarıyla rezil olduklarını, bu sırayı bekleyecek kadar önemli ne olabilir ki diye düşünmüştüm. Fakat sonra midyeyi tattığımda, buna değdiğini fark ettim.

By the way, I would like to talk about a story about Serkan&Hamza. Serkan and Hamza are two brothers. Actually they are from Mardin, but their families moved to İzmir years ago. The really exciting and stimulating part of the story begins now. When Serkan and Hamza were little, they are standing in front of the small mobile mussel counter in front of their shop, which they now bought. While they continue to sell mussels here, when things go well, they rent the shop in front of which they open a mussel counter and start selling mussels here. Then they start to sell fish and as things get better, they always put it on top and increase the variety. After a while, they buy this business. At the moment, I think, with the latest development in the last two years, they bought another workplace next to this shop and opened a hookah&cafe here. I wanted to share this story with you as it is a very hopeful and admirable story for me.

Bu arada Serkan&Hamza ile ilgili anlatılan bir hikayeden bahsetmek istiyorum. Serkan ve Hamza iki kardeş. Aslında Mardinliler fakat Aileleri yıllar önce İzmir’e taşınmış. Hikayenin asıl heyecanlı ve teşvik edici yanı şimdi başlıyor. Serkan ve Hamza küçükken, şu an satın aldıkları, dükkanlarının önünde küçük, seyyar midye tezgahının başında duruyorlar. Burada midye satmaya devam ederken işler iyi gidince, önünde midye tezgahı açtıkları dükkanı kiralayıp burada midye satmaya başlıyorlar. Daha sonra balık da satmaya başlayıp işler iyiye gittikçe hep üstüne koyup çeşitleri artırıyorlar. Bir süre sonra bu iş yerini satın alıyorlar. Şu anda sanırım son iki senede olan en son gelişmeyle birlikte bu dükkanın yanındaki başka bir iş yerini de satın alıp, buraya da bir nargile&kafe açıyorlar. Bu hikaye benim için çok ümitlendirici ve hayranlık duyduğum bir hikaye olduğu için sizinle de paylaşmak istedim.

After we got our mussels, we also bought our beers from a kiosk on the road. After all, mussels don't go without beer. :)) We didn't sit on the İnciraltı beach as we were going to have a beer. Because then we would have to drive drunk. We came to the Quarantine beach, which is close to my house. Here we set up our chairs and table on the lawn, eat our mussels before it got cold, and drink our beers before it got warm. :))

Midyelerimizi aldıktan sonra, yol üzerindeki bir büfeden, biralarımızı da aldık. Ne de olsa midye birasız gitmez. :)) Bira içeceğimiz için de, İnciraltı sahilde oturmadık. Çünkü sonrasında alkollü araba kullanmamız gerekecekti. Biz de evime yakın olan Karantina sahile geldik. Burada çimenlere sandalyelerimizi ve masamızı kurup, soğumadan önce midyelerimizi yemeye, ısınmadan önce biralarımızı içmeye koyulduk. :))

Time flew by so fast while I was sitting here. Good times always pass so fast. I think Einstein's "Theory of Relativity" also recommended this. :)) At 00:00, my girlfriend came to me and celebrated my birthday. This situation caused my emotions to evolve into happiness and surprise while I was at peace. My friends also celebrated my birthday and we raised our beers to “me, my birthday”. :))

Burada otururken zaman çok hızlı akıp geçti. Zaten güzel zamanlar hep öyle hızlı geçer. Sanırım Einstein’in “İzafiyet teorisi” de bunu salık veriyordu. :)) Saat 00:00 olduğunda kız arkadaşım yanıma geldi ve doğum günümü kutladı. Bu durum, huzur içerisindeyken, duygularımın mutluluk ve şaşkınlığa evrilmesine sebep oldu. Arkadaşlarım da doğum günümü kutladı ve biralarımızı “bana, benim doğumuma” kaldırdık. :))

After sitting here for a while, we packed our table and made our way home through the hilly roads. Although it is not very far, we had a little difficulty because the roads were uphill and our heads were in the spiciness of beer. When we got home, we all threw ourselves somewhere and lay down for a while. While I was lying down exhausted, my girlfriend pulled out her second surprise she had prepared. She gave the gift she had kept at home before she took it and went out; A lemon yellow T-shirt. One of my favorite light colors. This gift made me very happy. :)) It was the end of a very good day. I wish you to have happy days full of pleasant surprises, stay well, friends... :)

Burada bir süre daha oturduktan sonra, masamızı topladık ve yokuşlu yollardan eve doğru yol aldık. Çok da uzak olmamasına rağmen, yollar yokuş olduğu için, bizim de kafalarımız biradan gelen mayhoşluk içerisinde olduğu için biraz zorlandık. Eve geldiğimizde hepimiz kendimizi bir yere attık ve bir süre uzandık. Ben yorgunluk içerisinde uzanmışken, kız arkadaşım, hazırladığı ikinci sürprizini çıkardı. Daha önce alıp dışarı çıkmadan önce evde sakladığı hediyeyi verdi; Limon sarısı bir tişört. Benim sevdiğim açık renklerden. Bu hediye beni çok mutlu etti. :)) Çok güzel geçen bir günün sonu da öyle oldu. Sizin de mutlu, güzel sürprizlerle dolu günler geçirmeniz dileklerimle, sağlıcakla kalın dostlar… :)