Hikayeye Devam Et Ödülü Kazan! #2

in #cointurk7 years ago (edited)

<imgsrc=""/>

Saatler günbatımına yaklaşırken bir toz bulutu güneşin batışını perdeliyor. İçinde beliren 3 hırçın at ve 3 hırçın adam… Neden kaçıyorlar ya da neye yetişmeye çalışıyorlar? Atların nal sesini dindirmek istercesine aralarında yüksek sesli bir konuşma geçiyor.

John: Jesse James’in Cody’de olduğuna emin misin Billy?
Billy: Evet, Şerif Carter bana yalan söylemez.
John: Peki, o halde plan hazırlamamız lazım. İlerideki ağacın altında biraz dinlenelim. (Bu sırada John, Billy’e göz kırpmaktadır.)

Jesse James, Vahşi Batı’nın en azılı suçlusu. Hiçbir suçlunun ulaşamadığı bir ödül miktarına sahip, 10.000$. Arkasında onlarca adamı olan, hiç kimseden ve hiçbir şeyden korkmayan Jesse James, şu an Amerika’nın kuzeybatısında Wyoming Eyaleti’nde bulunan Cody Kasabasında. Peki, Jesse James hakkında konuşmaya cüret edebilen bu üç atlı kim? John, Billy ve Sam isimli üç ödül avcısı… Billy ve Sam çocukluktan beri aynı kasabada büyüyen iki arkadaş, John ise aralarına çok sonradan katılan bir kanunsuz. Hayatını posta arabası soyarak geçirmeye çalışan John’un bu ikilinin arasına katılma hikayesi ise oldukça ironik.

Bir posta arabasını soymaya çalışırken hiç beklemediği anda vurulan John, Sam ve Billy’nin onu bulmasıyla ölümden kurtulur. Kendisini posta arabasının şoförü olarak tanıtır. Çünkü önceden gördüğü bir gazete küpüründe Sam ve Billy’nin hükümet adına çalışan iki ödül avcısı olduğunu okumuştur. Ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgideyken bile tek düşüncesi zengin olmaktır. Bu yüzden Billy ve Sam’e bir kanun kaçağı olduğunu söylemek yerine posta arabası şoförü olduğunu söylemiştir. Birlikte geçirdikleri 5 yıl içinde kanunsuzları yakalamaya ve bu sayede hayatlarını sürdürmeye devam eden bu üçlü ise birbirinden çok farklı karakterlere sahiptirler. Billy, Sam’e göre çok daha saftır. Bu yüzden hayatında pek çok yanlış yapmıştır. Her söylenene inanır ve inandığı yanlış şeylerin peşinden koşmayı tercih eder. Sam ise attığı her adımı önceden planlamayı seven, yaptığı işlerde hiçbir pürüz çıkmasına mahal vermeyen biridir. Sonuç olarak 3 atlı, biri kanunsuz biri saf biri ise planlı bir adamdır.

Sam yemek için ateş yakmaya çalışırken John sessiz bir şekilde Billy’e bir şeyler anlatmaktadır. Billy ise sadece John’un anlattıklarına kafa sallayarak onay vermektedir. Hala ateş ile uğraşan Sam’in ise olacaklardan haberi yoktur. Oturduğu yerden kalkan John, RugerSuperBlackhawk’ını kılıfından hızlıca çıkarır ve dağları delerek geçen art arda iki atış yapar. Bir anda yere yığılan Sam, ona yaklaşan çizme sesini ve ondan uzaklaşan atların nal sesi dışında başka hiçbir şeyi duyamaz.

Yellowstone bölgesinde yaşam o kadar sessizdir ki, rüzgarın sesi bile havayı yırtarak geçer. Hiç yorulmadan ve pes etmeden avını bekleyen birkaç kara akbabası, gölgesi ellerini gökyüzüne uzatmış bir insan misali duran birkaç kaktüs, küçük bir akarsu ve altında hareketsiz bir şekilde yatan Sam ile birlikte bir selvi ağacı…

Saatler ilerledikçe Ay, gökyüzünde kendine yer bulmaya çalışmaktadır. Çöl havası iyice soğumuş ve Sam’in yaktığı ateşten rüzgarla birlikte etrafa sadece küller yayılmaktadır. Derinden gelen bir araba sesi gittikçe Sam’in olduğu yere yaklaşmaktadır. Çiftçi Mike, Cody’de sattığı ürünlerin ardından evine dönmektedir. İleride gördüğü manzara ise yerde yatan Sam’den başkası değildir.


Hikayenizi yazmaya başlamadan aşağıdaki müziği dinlemeyi unutmayın 


Proje Kuralları

• Hikayeyi devam ettirirken ana konudan dışarı çıkmayınız.
• Kendi hikayenizi yorum olarak bu yazının altına yazınız.
• Minimum 150 maksimum 500 kelime olacak şekilde hikayenizi yazınız.
• Yorumlarda başka bir kişinin yazdığı hikayeyi devam ettirmek istiyorsanız yorumunuzun başına ”X kişisinin hikayesine devam ediyorum.” yazınız.
Ekibimiz tarafından seçilen ilk 3 yazı 10$, 7$ ve 3$ oy ile, katılan katılımcıların tamamı ise 1$ ile ödüllendirilecektir.

• Yorumunuzun altına discordID’nizi eklemelisiniz. • Discord kanalımıza katılmış olmanız gerekmektedir. ( Discord katılım https://discord.gg/nX8SxYn )

Son katılım tarihi 04.07.2018 00.00'dır.

Sort:  
Loading...
Loading...

Mike gördüğü manzara karşısında şaşkına dönse de soğukkanlı bir şekilde Sam’in yanına giderek yarı baygın haldeki Sam’in yaralarını inceleyerek yanındaki bez parçası ile yaraları idare edecek şekilde kapatıp at arabasının arkasına yüklediği Sam ile evine doğru yola koyulur. Eve vardıklarında karısının da yardımıyla yaralara müdahale ederler ve artık baygın haldeki Sam’i yatağa yatırırlar. Ertesi sabah Sam uyandığında Mike’a olanları anlatır ama Mike anlam veremez. Çünkü çok uzun zamandır yetiştirdiği ürünleri Cody’de satmaktadır ve Jesse James orada olsa kesinlikle bilir. Sam bu işte bir tuhaflık olduğunu anlar. Sam’in bilmediği şey arkadaşı olarak bildiği salında bir kanunsuz olan John gerçek Jesse James’tir. Birkaç gün evvel John durumu Billy ye anlatmıştır ve sakladığı paraların Cody kasabasında olduğunu oraya giderlerse onu zengin edeceğini söylemiştir. Sam’in buna asla müsaade etmeyeceğini bildiği için zorda olsa Billy’yi ikna etmeyi başarmıştır. Aslında şeriften gelen bir bilgi yoktur ve Cody’ye gitmek için John tarafından yapılan bir plana uymuştur Billy.

Ne olup bittiğini tam olarak anlamasa da tahmin edebilen Sam hemen yataktan fırlar ve yaralı haliyle üstünü giyinmeye başlar. Umrunda olan ne ödül ne de intikamdır. Sadece eski arkadaşı Billy için endişelenmektedir. Mike engellemeye çalışsa da çok kararlı olan Sam vazgeçmez ve yola çıkar. Bu sırada Cody kasabasında eski bir evin içinde yer altına açılan bir tünelden John’un söylediği paraların yanına gitmekte olan Billy içten içe çok pişmandır. Hayattaki en sevdiği dostuna ihanet etmiştir ama artık dönüşü de yoktur zaten.

Mike’dan aldığı atla Cody ye hızlı bir giriş yapan Sam tozu dumana katarak kasabın ortasına gelir ve acilen şerifi görmek istediğini söyler gördüğü yaşlı adama. Adam kasabanın şerifinin bu saatte barda olduğunu söyleyince hemen bara doğru yönelir. Atını bağladıktan sonra bara giren Sam şerifi hemen kapının sağındaki masada görür ve yanına oturarak özel bir konuda konuşmak istediğini söyler. Şerif Sam i alarak barın tam karşısında bulunan kasabanın Şerif Karakoluna giderler ve herkesi dışarı çıkarttıktan sonra başlar Sam konuşmaya. Tüm olan biteni anlattığı Şerif Tony sabaha karşı kasabaya gelen 2 kişiyi görmüştür zaten ve şüpheli bir durum olmadığından çok önemsememiştir.

Billy ve John’un girdikleri evi bilen Şerif hemen Sam’i yanına alarak o eski eve gider ve evin kapısını kırarak içeri girerler. İçeri girdiklerinde evin altından bir tünele açılan bir delik görürler ve hemen onlar da peşlerinden gitmek için içeriye girerler. Yaklaşık 500 metre kadar ilerlediklerinde John ve Billy ile karşılaşırlar ve tabi paralarla da. O sırada John ve Billy yıllar boyunca John’un posta arabası soyarak topladığı paraları çuvallara doldurmaktadır ve Sam ile şerifi karşılarında gören Billy ve John telaşla silahlarına sarılsalar da Sam ve Şerif daha hızlı hareket eder ve John ile Billy hemen can verir. Eski arkadaşının ölümü ile içi sızlayan Sam’in gözünden iki damla yaş gelir ve Sam içi sızlayarak Billy’ye bakarken kafasına Şerifin silahı dayanır. Şerif bu kadar parayı hayatında ilk defa görmüştür ve ne kanunlar ne de Jesse James için verilecek 10 bin dolar umrundadır. Hiçbirşey söylemeden tek el ateş eder ve oraya yığılan Sam hemen can verir. Şerif sessizce çıkar ve eski binayı mühürleyerek kimsenin girmemesi için kendince tedbir alır. Çünkü gecenin en karanlık anında kimsenin ruhu duymadan paraları alarak kaçacaktır bu kasabadan….

Devamı sizde dostlar
Disc id: burakdogusoy #3314

tebrik ediyorum, beğendiğim hikâyenin seçilmesinden de ayrıca mutlu oldum:)

Mike olmasaydı Sam çoktan ölmüş olurdu. Karın boşluğunu delen iki kurşun, Sam'i yüzüstü yere yatırmıştı. Hayati organları zarar görmemiş ancak çok kan kaybetmişti. Mike sönen ateşi hızlıca tekrardan yakmış ve bıçağını kızdırıp Sam'in yaralarını dağlayarak hayatta kalmasını sağlamıştı. O acıyla kendine gelen Sam, olanları hatırlayınca Billy ve John'un neden böyle bir şey yaptığını anlam veremeyip, o kızgınlıkla onları öldüreceğini haykırmıştı. Mike dönüş yolunda yanından geçen iki atlıdan bahsettiğini hemen anlamıştı. İki atlı Cody'e doğru gidiyordu. Sam'le bu bilgiyi paylaşmasının ardından, Sam'in ayağa kalkma çabaları sendeleyerek yere düşmesine ve acılar içinde kıvranmasına sebep olmuştu. İki gün Mike'ın çiftliğinde konuk olduktan ve dinlendikten sonra, ilk iş atına atlamak ve dolu dizgin Cody'e yol almak olmuştu. "Ah Billy, nasıl vurursun beni, lanet olası" diye kendi kendine söylenirken, John'un Billy'i dolduruşa getirdiğini ve Billy'nin kendisini vurduğunu düşünüyordu.
Cody'ye gelir gelmez, barın önüne atını bağladı, biraz bilgi ve biraz viski içmek için hızlıca içeri girdi. Gözü Billy ve John'u arıyordu. Barmene en sert viskiyi vermesini söylerken eline tutuşturduğu 10 papel ile Billy ve John'u tarif ederek görüp görmediğini sordu. Şerif Carter yan masada bu konuşmaya şahit olmuş ve hemen Sam'in yanına oturarak, "Billy ve John'u neden arıyorsun? Onlar zaten seninle değiller miydi?" diye sordu. Sam yaralarını göstererek Şerife olan biteni anlattıktan sonra sert bir şekilde bardağını masaya vurdu. Tam o esnada dışarıdan iki el silah sesi geldi. Şerif bir hışımla Sam'in yanından ayrıldı ve dışarı çıktı. Sam sendeleyerek kaltığı masadan pencerenin yanına doğru geldi ve dışarıyı gözlemeye başladı. Bir atlı kuzeye doğru hızlıca gidiyordu. Şerif arkasından ateş etmiş ama vuramamıştı.
Yerde kanlar içinde yatan iki adama doğru koşuştu herkes. Sam gözlerine inanamadı. John başından vurulmuş ve ölmüştü, Billy ise göğsünden aldığı kurşun nedeniyle zor nefes alıyordu. Sam, Billy'nin yanına eğilerek onları kimin vurduğunu sordu."Jeeesseee Jaaammeeesss" Billy'nin son sözleri olmuştu. Sam karışık duygular içindeydi, Şerif Carter'a birşey söylemeden atına atladı ve kuzeye, Jasse James'in peşine yola koyuldu...

Discord ID: cashthekush#5528

Görsel eklenince gerçekten çok şekil olmuş ben çok beğendim şahsen eer yazmamış olsaydım buna devam edebilirdim belki

Çok teşekkürler @burakdogusoy, beğendiğine sevindim. Gerçekten bu etkinlik sayesinde güzel hikayeler okuma fırsatı buluyoruz. Senin hikayen de çok güzel, keşke herkesi öldürmeseydin 😃. Bir sonraki etkinlikte devam ederiz hikayelerimize artık 😃👍

Loading...

...

Ayın ışıkları gecenin karanlığını bulutların bertaraf etmiş Sam'in yaralı bir şekilde yattığı yeri, ağacın altını gözle farkedilir şekilde aydınlatmaktadır. Sam'a doğru gelen ayak sesleri bir an için yavaşlar ve en nihayetinde durur. Çiftçi Mike arabadan iner, tüfeğini omzuna alır ve şaşkınlıkla Sam'a doğru yürür. Neler olduğunu anlamayan Mike bir an için duraksar. Bunun bir aldatmaca olabileceğini düşünür: Mike daha önce de bu tarz olaylarla karşılaşmıştır. Birkaç kez arabası haydutlar tarafından soyulduktan sonra çok daha ihtiyatlı hareketler sergilemektedir.

Mike olduğu yerde biraz bekler, etrafı kolaçan eder. Pusuya düşürülmeye hazırlıklı bir şekilde elleri tüfeğinde yavaşça Sam'a doğru yönelir. Biraz daha ilerledikten sonra durumun farkına varır; Mike'ın yerde yatar vaziyette gördüğü yabancı, yaralı bir şekilde yatan Sam, biri tarafından vurulmuş ve kanlar içinde yatmaktadır. Mike hızlıca Sam'a yaklaşır ve kontrol eder. Sam henüz ölmemiştir, John iki el atış yapmış ama sadece biri isabetli olabilmiştir. İsabet eden kurşun da zaten Sam'i karın bölgesinin sağ tarafından delip geçmiştir.

Mike Sam'i hızlıca arabaya taşır ve kanamalı olan bölgeye Sam'in belinden itibaren sıkıca bir bez sarar, atları çiftliğine doğru sürer. Çiftliğe gelindiğinde bağlı olan iki bekçi köpeği şiddetli havlamalarla Mike'ın karısının ve çocuklarının dışarı çıkmasını sağlar. Mike karısı Mathilda'dan yardım ister ve Sam'ı hızlıca evlerine doğru taşırlar. Mike'ın karısı Mathilda, daha neler oluyor demeye kalmadan Sam'ın kanlar içerisinde kaldığını farkeder, kanaması olan Sam'i kanepenin üzerine yatırırlar. Mathilda böylesi olaylarla daha önce de karşılaşmıştır, kocası Mike daha öncesinde yine haydutlar tarafından saldırıya uğramış ve yaralanmıştır. Mike'ın tedavisilerini de bir zamanlar karısı Mathilda yaptığı için bu konuda tecrübelidir. Hemen gerekli malzemeler ecza dolabında çıkarılır ve bir saat içerisinde yara uygun şekilde tedavi edilir.

Sam ise bu sırada daha yeni yeni kendine gelmektedir. Buraya nasıl geldiği konusunda herhangi bir fikri olmayan Sam etrafındaki meraklı bakışlara herhangi bir anlam veremez. Gecenin geç saatleri olmuştur. Mike ve ailesi Sam'ı yalnız bırakarak herkes kendi odasında uykuya dalar.

Ertesi gün güne acılar içerisinde uyanan Sam olayları düşünmeye başlar. Yarası çok ağır olmasa da çok fazla kan kaybetmiş ve hareket etmek için mecali de kalmamıştır. Bir an için duraksar ve Billy'i düşünmeye başlar, çok geçmeden durumun farkına da varır zaten. Alçak John, fesat düşünceleriyle Billy'nin aklını çelmiş ve 10 bin dolarlık ödülden daha fazla pay alabilmek için Sam'ı öldürmeye kalkışmıştır. Sam bir an için endişeye kapılır; endişesi para değildir, böylesine bir alçaklığı yapan John'un ardından Billy'i de öldürmesi çok daha kötü olabilir.

...

lightshield#6541

Mike gördüğü manzara karşısında çok şaşırmıştı, ne yapacağını bilmiyordu.
Atlarını bir şiddetle durduktan sonra hemen aşağıya indi.Sam'ın hayatta olup olmadığını kontrol edecekti .Etrafta uğultulu rüzgar ve rüzgarın etkisiyle etrafı toz buluta çeviren kum taneleri insanı çok etkiliyordu.Mike kulağını Sam'ın göğsüne yasladı .Evet nefes alıyordu, daha sonra kurşun yaralarına baktı , kurşunlar göğüsünü sıyırmıştı.Kanamanın bulunduğu yere üstündeki eski püskü gömleğindeki kumaşı yırtıp bastırdı.Daha sonra Sam'ı sırtına alıp at arabasına yatırdı.Sam'ın atını da orda bırakmak istemeyen Mike onu da atlarının yanına bağlar. Bulunduğu konum evine çok uzakta değilde öyle olsa bile atlarını dört nala koşturmaya başladı.Bunlar olurken Billy ve John yollarına devam ediyordu. Billy'in yüzündeki üzgün ve ne yaptım ben dercesine bir ifade varken John'a yöneldi,
Billy:Bunu yapmak zorunda mıydık ?
John: Her planı ona göre yapmamızdan verdiği emirlerden , hem de ödüllerde bizden daha fazla para alması ne kadar doğruydu Bİlly ? Bunu yapmamıza o zorladı bizi dedi
Billy:Acaba öldü mü John?
John:Yaşaması bir mucize olur , silahım hiçbir zaman ıskalamaz dedi , hem zengin olacağız bunları düşünme dedikten sonra yollarına devam etmeye başladılar.
Biraz ilerledikten sonra yoldaki Cody yazılı tabelayı gördüler. , birkaç saatlik yolları kalmıştı. Tabelayı gördükten sonra akıllarına Sam ateş yakarken konuşmaları geldi ..Her şeyi çok önceden planlamışlardı.Atlarını Cody'e doğru sürmeye başladılar.
Çiftçi Mike evine ulaşmıştı , Sam'ı tekrardan omuzuna aldı ve kapıyı çaldı.
Mike'nin yaşam arkadaşı Agatha kapıyı açtı. Gördüklerine inanamadı ,neler olduğunu merak etse de hemen Mike'a yardım etti ve Sam'ı rahat edebileceği bir yere yatırdılar.Daha sonra Mike olanları Agatha'ya anlatır . Agatha daha önce kasabada yaralanan birçok insanı tedavi etmişti. Sam'ın yarasına biraz baktıktan sonra uygulayacağı tedaviye bakmıştı. Kurşunların sıyırdığı anlamıştı , kocasının kanlı gömleğini yaradan çıkardıktan sonra içeriden eşyaları alıp geldi. Tedaviye başlarken Sam hafifçe gözlerini açtı , nerede olduğunu bilmiyordu fakat neler olduğunu hatırlıyordu Billy ve John.....
Agatha kendisini yormamasını iyi olacağını güvende olduğunu söyledikten sonra Sam kafa sallayarak gözlerini tekrardan kapadı. Agatha yarayı temizleyip , üzerini temiz bir kumaş parçasıyla sardı.
Ertesi gün Sam gözlerini açtı ve nerede olduğunu sordu, Mike bulunduğu yerin Westworn olduğunu seni de buraya gelmeden önce Yellowstone da yaralı bir biçimde bulduğunu anlatır. Sam daha sonra yarasının ne kadar sürede iyi olacağını sorar.
Agatha: Şanslıymışsın kurşun göğsünü sıyırmış yaran ağır değil birkaç güne iyileşirsin hem adın ne senin ,başına neler geldi bir anlat der.
Sam:Benim adım Sam , hükümet adına çalışırım , haydut ve hükümetten kaçan suçluları yakalayan bir ödül avcısı olduğunu söyler. Daha sonra olayları daha detaylı anlatmak istemediği her halinden belliydi . Nereden geldiği anlamadığım iki kurşun geldi der .
Sam ve Agatha da kendilerini tanıttıktan sonra Sam' e yemek yedirir ve yarasına bakarlar. Sam biran önce yola koyulup bunu kendisine yapanları bulmak ister. Onların nerede bulacağını iyi biliyordu.İyi durumdaydı ama bu gece de burada kalıp yarın sabaha doğru yola koyulacaktır .
Ertesi sabah Sam ayaklanmıştır, Sam'ın ayaklandığını gören Mike ve Agatha oldukça sevinçlidir .
Sam:Artık gitme vaktim geldi ,size bir can borcum var güzel insanlar,
yapılan iyiliği karşılıksız bırakmam tekrardan geleceğim dedikten sonra yola koyulur.
Bakalım Sam intikamı ve Jessie için nasıl bir plan hazırlayacak.

Discord ID:alikoc07#5714

Mike yerde yatan adamın yanına yaklaşır. Hemen ceplerini karıştırmaya başlar. Cüzdanını çıkartmak için adamı çevirdiğinde gözlerine inanamaz. Yerde yatan adam sevdiği kadını kendisinden çalan kentakili Sam'dir. Şimdilerde buralarda gezindiğini duymuş ama hiç görmemişti. Sevdiği kadını kaçırmasını hala unutamamıştı. Atının arkasına atmış madene doğru dört nala gitmişti. Arkasından 1887 yapımı Winchester av tüfeğiyle ateş etmişti ama nafile... Bir an gözünün önünde o kötü anı tekrarlandı. Sinirle lanet adamın karnına tekmeler indirmeye başladı. Bu adamın sadece cüzdanını almak ona bir iyilik olurdu. Çırılçıplak bırakmalıydı. Hatta katran ve kuş tüyüne bulamalıydı. Evet çizmelerini de yanında çalışan küçük Sam'e vermeliydi. Sadece Onu ezmiş gibi hissetmek için bu çocuğu yanına almıştı zaten. Mike etrafı kolaçan edip düşündüklerini uygulamaya geçti. Çizmeleri ayağına sıkışmıştı ve bir türlü çıkmıyordu. Çizmelere o kadar kaptırmıştı ki kendini arkasından silah dayandığını sonradan farkına varabildi.

Mike yavaşça arkasını döndü. Karşısında uzun bıyıklarının altından pis pis sırıtan kasabadaki kumarhanenin de sahibi olan şerif vardı.
-MİKE: nasılsın şerif
-Şerif: İyi Mike buralarda ne yapıyorsun.Yoksa özledin mi Sam'i
-Mike: Şerif vurulmuş da yardım ediyorum.
-Şerif: Çabuk ol oyalanma. Ne yaptığını biliyorum.
-Mike: Ama ama...
-Şerif: Tamam sızlanma. Bu adamı bende sevmiyorum. Sadece dediğimi yap. Hızlan. Ve şuraya bir çukur kaz.

Mike koşarak at arabasına gitti. Kazma ve kürek alıp döndü. Hemen kazmaya başladı. Şerifse bir selvi ağacının yanına yayılmış sigarasını sarmaya başladı. Şerif ikinci sigarasını bitirdiğinde Mike yeterince derin bir çukuru kazmıştı bile. Şerif ayağa kalkıp Sam'in yanına varıp elveda dostum dedi ve çukura sürükledi. Tam o sırada iki el ateş sesi geldi. Şerif ve Mike çukuru boyladı. Tepenin arkasından Billy koşarak geldi. Hiçbir şey olmamış gibi küreği eline alıp çukuru kapatmaya başladı. Mike'ın kızı silah seslerini duyup koşarak babasının yanına geldi. Billy'i görünce hemen boynuna sarıldı.

-Jully: Demek beni kaçırmaya geldin
-Billy: Seni o aptal John'a bırakacağımı düşünmedin umarım
-Jully: Ooo Billy. Seni çok seviyorum. Üvey babam nerde.
-Billy: Burada. (Mezarı eliyle gösterir)
-Jully: Bence orada çok mutlu olacaktır. (Gülüşür)
-Billy: Bencede (Gülüşür)

Billy ve Jully elle at arabasına binip Cody'den uzaklaşırlar barışın ve mutluluğun hüküm sürdüğü şehre doğru...

Discord: konmaster#8210

Evet, Kanunsuz John bu planı daha önceden yapmıştı. Azılı suçlu Jesse James'in servetine konmak isteyen John, saf olan Billy'i kandırarak, kendisine engel olma ihtimali bir hayli yüksek olan ayağını yere sağlam basabilen Sam'ı ortadan kaldırmaya kalkıştı. Daha sonra Billy ile oradan uzaklaştı. Yere yığılan Sam'in yardımına Çiftçi Mike yetişti. Cody kasabasından dönen Mike, Sam'i yerde yatar halde görünce yanına koştu ve ona yardım etti. Sam'i arabasına taşıyıp evine götürdü. Evde onun yarasını sardı, ona yemek verdi. Sam sonunda kendine gelmeyi başarmıştı. Mike, Sam'in kim olduğunu orada ne işi olduğunu merak etti. Sam ise Jesse James'in yakalanması için hükümet tarafından görevlendirilen ödül avcısı olduğunu gizledi. Çünkü bu görev gizli bir görevdi. Ertesi gün Çiftçi Mike, ürün satımı yapmak için Cody kasabasına gitmeye hazırlanıyordu. Sam'e beraber gidebileceklerini söyledi. Sam teklifini kabul etti. Sam, Cody kasabasında kendisine ihanet eden arkadaşlarından gizlenmek için Mike'tan çiftçi kıyafeti istedi. İkisi beraber Cody kasabasına gitmek üzere yola koyuldu. Oraya vardıklarında Çiftçi Mike, açık bir pazarda tezgah açıp ürünlerini yerleştirdi. Sam ise çaktırmadan etrafı süzüyordu. Bir müşteri geldi ve ürün almak istedi. Bu kişi Çiftçi Mike'ın tanıdığı bir isimmiş. Adı Karl. Mike, Karl ile aralarında sohbet ederken Jesse James'ten bahsettiler. Sam ise o ismi duyunca kulaklarını açtı ve onları daha iyi dinlemeye başladı. Ve birden sohbetin ortasına atıldı. Jesse James hakkında bilgi aldı. Karl'dan onu James'in yerine götürmesini istedi. Karl ile beraber Jesse James'in yanına gitmek için yola düştüler. Sam, oraya gittiğinde uzakta iki atlı gördü. Bunlar John ve Billy olacaktı. Sam arkalarından gizlice giderek John'u etkisiz hale getirdi. Billy ise şaşkınlık içerisindeydi. Sam, Billy'e John tarafından kandırıldığını belirtti. Billy özür diledi, Sam onun saf olduğunu içinde kötü niyet olmadığını bildiği için özrünü kabul etti. Sonra ikisi beraber Jesse James'i yakalamak için harekete geçti....

Mike karşılaştığı manzara ile adeta şoka girer ve ne yapacağını bilemez. Öncelikle at arabasındaki eşyalardan biri ile kanı durdurmaya çalışır. Ancak bu çabası üzerine istediği sonucu alamayınca Sam'i arabanın arkasına alarak kasabasındaki doktorun evine dört nala sürer atını. Doktorun yayına vardıklarında Sam çok fazla kan kaybetmiştir. Ama Doktor gerekli müdahaleleri yapar ve Sam'in kendisini toparlaması için en az 2 hafta tedavide kalarak dinlenmesi gerekmektedir. Bu sırada bilinci yerine gelmeye başlayan Sam neler olduğunu anımsamaya çalışmaktadır. Aynı zamanda ardı arkası kesilmeyen sorularla baş etmek zorunda kalmıştır. Kim olduğu, kim tarafından vurulduğu ve nereden gelip nereye gitmek istediği hakkında bilgi almak istiyordur kendisini kurtardığını düşündüğü adam.
Sam aklındaki tüm düşünceleri toplamaya çalışırken Mike'a kendisinin bir tüccar olduğu ve yolda soyulduğu yalanını söylemiştir. Görev bilinci oldukça yüksek olan ve planlamadan iş yapmayan Sam kendisini kurtarmışta olsa bir yabancıya bütün hayatını anlatma gibi bir boşluğa düşmeyecekti. Fakat John'un onu neden vurduğu ve Billy'nin buna nasıl izin verdiği hakkında kafası hala karışıktı. Gerçek ise şuydu: John yıllarca ona hocalık yapan ve bir süre sağ kolu olduğu Jesse James’e ihanet etmek istememişti. 5 yıl süren dostluklarına rağmen Sam’i yarı yolda bırakmıştı. Peki John Billy’e ne demişti? Nasıl olmuştu da onu ikna edip Sam’i yarı yolda bırakmıştı???

Hikayemizin devamı sizde dostlar  Acaba Billy aslında John’a oyun mu oynuyordu? John onu ikna ettiğini sanarken Jesse James ile birlikte onunda mı maskesini düşürecekti?
Discord ID: ilkeryilmaz#5740

John yaptığı haince plan sonrasında saf olan arkadaşı Billy’nin de kanına girmeyi başarmıştı.5 yıllık dostlukları boyunca hep büyük paralar hayali kuran john emeline ulaşacaktı yaptığı bu haince plan sayesinde. Sam ateşi yakmaya çalışırken Jhon Billy’nin kulağına Samdan kurtulmamız gerek diye fısıldadı. Billy önce şaşırmış ama john devam etmiş anlatmaya. Bi planım var 5 yıldır hak ettiğin değeri göremedin Sam yüzünden onca azılı katil yakaldık hep Sam’ın ismi gazetelerde ön plandaydı şimdi sıra sende ; Jesse James’i yakalayıp hem namını yükseltip hem 10.000$ dolarlık Ödülü ikimiz bölüşürüz dedi. Saf olan Billy için hiçte fena fikir değildi bu ve kafa sallayarak onay verdi. John Billy’nin onayından sonra Sam’a doğru iki el ateş ederek onu vurdu ve hızlıca atlarına atlayarak Cody kasabasına doğru yola koyuldular.
John yolda giderken haince planını aklından geçiriyordu amacı saf olan billy’i ve arasının iyi olduğunu bildiği Cody kasabasındaki Şerif Carter ile birlikte, Vahşi Batı’nın en azılı suçlusu olan Jesse James’e yem olarak atmaktı.
… Öte yanda Jesse James Cody kasabasındaki tek banka olan Saloon Bank’ı Soyma Planları yapıyordu.Bu banka bütün kasaba halkının parasın bulunduğu kapalı iki demir kapı arkasında bulunan ve güvenlik önlemleri alınmış yeni ve içi para dolu kasa. Bu hayal bile Jesse James’in aklını başından ediyordu.
--John ve Billy kasabaya gelerek şerif Carteri bulurlar ve Sam’ın haydutlar tarafından öldürüldüğü yalanını söylerler.
Zavallı sam vurulduktan sonra kanlar içinde yerde kıvranıyordu.Uzaktan gelen araba sesi onu umutlandırmıştıi Cody kasabasından dönen Çiftçi Mike yerden yatan adama doğru yavaşça ilerledi önce tuzak olabilir diye temkinli yaklaştı sonra yaralı olduğunu fark etti tabi iş işten geçmişti Sam son nefesini veriyordu.çiftçi mike ona yardım etmek istemişiti ama Sam oracıkta hayata veda etti.
Billy arkadaşını dostunu oracıkta bırakmanın hüznüyle düşüncelere dalmıştıki içindeki pişmanlığı dışa vurcasına Samm diye bağırdı. Şerif Carter billy yatıştırmaya çalıştı John ise billy’i izliyordu. Ağzından bişey kaçırışa Şerif oracıkta vürudu john’u. Tamda bu esnada dışarıda silah sesleri gelmeye başladı Carter billy ve John oldukları yerden kendileri dışarı attılar.. evet zamanı gelmişti Vahşi Batının Azılı haydutu jasse James ti bu Saloon bank Önünde duran güvenliklerle çatışıyordu. Halkta buna tepkisiz kalmadı silahı eline alan Saloon bank önünde duran Jesse james’in çetesiyle çatışıyorlardı.
Billy ve şerif Carterde Kendilerini çatışmanın arasında buldular John ise uzak durdu planı işliyordu.Çatışma bi 10 dk kadar sürdü yerde canssız bedenler vardı. Atıyla uzaklaşan jesse James çete üyelerinin hepsini kaybetmişti ama o buna hiç aldırış etmeden para dolu çuvalla Süraatle uzaklaştı.
Billy ve carter da Çatışmada vurulmuş ve cansız bedenleri öylece duruyordu.John ise Gözünü paraya dikmiş ve jesse jamesin peşinden Gitti.
Jhon jamesi yakalayıp paralarımı aldı.?
Yoksa hem paraları alıp hemde öldürüp 10.000$ lık ödülümü aldı?
Devam etmek isterseniz buyrun 
Discord Id: habercitr#3269

Uzun geçen bir günün ardından 3 arkadaş tekrar biraraya geldiler. Çiftçiler Billy ve Sam kasaba merkezinden yiyecek içecek erzak getirmişlerdi. Yemeklerini yediler ve sohbete daldılar. Sohbet konusu yine Jesse James'ti. Üç kafadar Jesse James'i yakalayabilmek icin neler yapabileceklerini tartışıyorlardı. Bu sırada John'un aklına parlak bir fikir geldi. Jesse James i yakalayabilmek için ona yem atmaya karar verdiler. Tabiki bu yem para üzerine kurulu bir tuzaktı. Çünkü Jesse James parayı çok seven bir adamdı. Onu bu yönden vurmayı düşündüler. 3 kafadar Jesse James in bu tuzağa düşeceğine inanıyorlardı. Fakat Jesse James o kadar kolay bir av değildi. Jesse kendi başına en azılı kanun kaçaklarından biriydi. Çok iyi silah kullanan usta bir silahşördu. Bunun yanında çok sayıda adamı da bulunuyordu. Bu sayede etraftan hep haberdar olurdu. Yani 3 kafadar John, Billy ve Sam'in işleri hiç kolay değildi ve bunu da çok iyi biliyorlardı. Buna rağmen Jesse James i yakalamayı ve 10000 dolar para ödülünü de almayı çok istiyorlardı. Eğer Jesse yi yakalayabilirlerse ödül parasını 3 e bölüp Teksas'a kacacaklardı. Ertesi gün erkenden işe koyulup planın ilk aşamasını devreye soktular. Kasaba'nın en zengin adamlarından biri olan Nick Smith ile anlaştılar. Jesse James i yakalamak için kullanilacak yem Nick Smith in ticaret konvoylariydi. Jesse James ve adamlarının mutlaka bu konvoylara saldırı yapacağını düşünüyorlardı. Günü ve yeri ayarladılar plan için her şey tek tek düşünüldü ve artık plan devreye koyulmaya hazırdı. Konvoy Pazar günü Kasabanın merkezinden hareket edip Arterton kasabasına doğru yola çıkacak, Jesse James ve adamlarına bu yol üzerinde tuzak kurulacaktı. Sam billy ve john bu yol üzerinde jones tepesi civarında Jesse James ve adamlarını çapraz ateşe tutacaklardi. Bay Nick Smith in adamları da destek olacaklardı. Sonunda pazar günü geldi ve konvoy yola çıktı. 3 kafadar da tüm hazırlıklarını bitirip jones tepesine yerleştiler. Konvoy yola çıkmıştı tuzak için tüm ekip Jesse ve adamlarını bekliyordu derken sonunda göründüler. 3 kafadar hemen silahlarına sarılıp ateşe başladılar. Jesse ve adamları adeta neye uğradıklarını şaşırmışlardi. Onlar da hemen siper alıp ateşle karşılık verdiler. Uzunca süren bir mücadeleden sonra Jesse ve adamları kaçmayı başardılar. Maalesef bu seferlik 3 kafadarin planı işe yaramamışti. Çünkü jesse james son derece zorlu bir silahşördu. Bir daha ki sefere daha çok adamla daha iyi bir planla gelmek zorundaydılar.

lion#9534

Çiftçi Mike yerde yatan Sam'e yaklaştıkça kalp atışları hızlanmaya başladı. Elleri ve ayakları titreyerek Sam'in yanına vardığında gördüğü manzara karşısında ne yapacağını şaşıran Mike bir süre sonra üstündeki şaşkınlığı atarak Sam'in kanamasını durdurmak için etrafında bulduğu bez parçalarıyla bir tampon yapıp, Sam'in o heybetli bedenini terler içerisinde kalmasına rağmen arabasına taşımayı başarmıştı. Mike bu adamı eve mi götürsem yoksa Şerif Rohnat'ın olduğu mekanına mı götürsem diye düşünürken kasabaya varmak üzereydi.Kasabaya iyice yaklaştığında bu yaralı adamı başıma bir iş gelmesin diye şerife götürmeliyim diye mırıldanarak son kararını verdi.Kasabanın girişinde yer alan ve tüm sıcaklığa ve sussuzluklara meydan okuyan çalılıklar hızlı bir şekilde kasabaya gelen Mike'nin arabasının çıkardığı tozlardan görünmeyecek hale geldiler.Mike Şerif Rohnat'ın olduğu binanın önüne vardığında ; Şerif Rohnat Şerif Rohnat Şerif Rohnat diye üç kez bağırdı.Şerif Rohnat görev yaptığı binanın içinden Çiftçi Mike'nin sesini duydu.Şerif bu sesin Mike'nin sesi diye mırıldandı ve endişeyle dışarıya çıktı.Gördüğü manzara karşısında şaşkına uğrayan Şerif hemen Mike'ye yardım ederek Sam'i aşağıya indirdiler.Şerif Rohnat karşısında yerde uzanan bu adamın Sam olduğunu görünce şaşkınlığı daha da arttı.
Şerif Rohnat: Sam Sam Sam beni duyuyor musun ?
Sam : Şerif John John ...
Şerif Rohnat : John'a ne oldu ?
Sam'in o esnada gözleri kapandı ve bayıldı.Şerif ve Mike Sam'i binanın içerisine taşıyıp o esnada Şerif adamı olan Clever'a yüksek bir tonda seslenmeye başladı.
-Clever Clever Clever çabuk git doktoru çağır.
Şerif Rohnat'ın bu kızgın ve yüksek ses tonuyla hemen doktorun olduğu eve koşan Clever,iki dakika içerisinde doktorun evine ulaşıp doktorla beraber binaya dönmeye başladılar.
Doktor Sam'e gerekli müdahaleyi yaptıktan sonra kendisine bakan Şerif'e korkacak bir şey yok,yarına kadar kendine gelir diye konuştuktan sonra kanlı ellerini yıkamak için suyun olduğu kovalara doğru gitti.

Sabah terler içerisinde kendine gelen Sam,doğrulmaya çalıştı,ama yarasının daha yeni olması sebebiyle derin bir acı içerisinde tekrar yatar pozisyona geçti.Odadan gelen sesleri duyan Şerif hızlıca odanın kapısını açtı ve Sam'in uyandığını görünce :
-Kurşun postunu delip geçmiş evlat ,Seni öldürmek çok büyük plan gerektiriyor diye Sam'e yaklaştı Şerif Rohnat.
Sam Şerif Rohnat' bakarak :
-Beni kurşun değil senin bu kötü esprilerin öldürecek diye cevap verdi.Ardından hemen Billy'i hatırladı ve Billy nerde Şerif ?
Şerif Rohnat :Bilmiyorum Sam,en son siz beraberdiniz,ne olduğunu hatırlamıyor musun?
O esnada Sam kendisine ateş eden kişinin John olduğunu hatırladı.Ama niye bana ateş açtı ki diye mırıldandı.
Şerif Rohnat: Ne mırıldanıyorsun Sam ?
Şerif Rohnat'ın yüzüne anlamsız anlamsız bakan Sam Billy'e ne olmuş olabileceğini düşünmeye başladı.
İçini kemiren o hissin gerçek olmaması için adeta kendisiyle savaşan Sam ; hayır Billy bana ihanet edemez,etmez,mümkün değil diye bağırmaya başladı...
Sam'ın bu halleri karşısında şaşıran Şerif Rohnat olayı anlamaya çalışıyordu.

Discord id : akineton#5823

Loading...
Loading...
Mike, aniden atların iplerine asıldı ve arabasını durdurdu. Sessizce silahını çekti ve arabadan aşağı atladı. Dikkatli bir şekilde etrafı gözetledi, sessizlik dışında hiçbirşey yoktu. Koşarak Sam 'in yanına geldi, Sam yarı baygın haldeydi.

Mike, "Çok kan kaybetmişsin evlat" diye mırıldandı. "Neyse ki yaşıyorsun" diyerek, matarasını çıkarıp, kan ve toza bulanmış suratını yıkayıp, su içirmeye çalıştı, ay ışığı da Sam'i tanımasına müsaade etmiyordu. Sam'in çok acil tedavi edilmesi gerekiyordu, evine dönmesi çok zaman alacaktı, Cody'de güvenebileceği bir tek Django vardı.

Mike, Django'nun evine yaklaştığında Django onu kapının önünde bekliyordu. Django sanki kan kokusunu ve Mike'ın yardım çığlığını duymuştu.

Django: Ne işler karıştırıyorsun, diye seslendi.
Mike: Bende bilmiyorum neler olduğunu diye kızdı.

Django, Mike'a çok güveniyordu ve Sam'i iyileştirecek yöntemleri çok daha büyük imkansızlıklar içinde daha evvel defalarca uygulamıştı.

Sam, 4 uzun gecenin ardından sonunda kendine gelmişti ve başından geçenleri Mike ve Django'ya hemen anlattı. Bir taraftan herkese çok çabuk inanan arkadaşı Billy için endişeleniyor. Bir taraftan da Billy'e olan öfkesini dindirmeye çalışıyordu. Django, John'u tanıdı, daha evvel peşinden uzunca bir süre koşmıştu.

Django, Cody halkı tarafından çok sevilen ve sayılan bir silahşördü. Gençliğinde o da Sam ve Billy gibi ödül avcılığı yapmıştı. Ailesini kaybettiği için silahını gömmüştü ve artık gömdüğü yerden çıkarmanın zamanı gelmişti. Django, revolverini Mike ise tüfeğini aldı ve kadroya Sam'de eklendi hemen, Sam 'in aklına Cody'e yola çıktıkları gün aklına geldi ve parçaları yavaş yavaş birleştirmeye başlamıştı.

Wanted_john.png
Kaynak

Tüm Cody halkı bir araya geldi ve beraberce Jesse James, John ve Billy 'nin peşine düştüler. Şerif Carter ve ekibi de destek için çoktan hazırdı.

To be continued :)

John ve Billy Sam'i öylece yaralı bir şekilde kaderine terk ederek Cody'e doğru yola koyulurlar. Çiftçi Mike ise evine dönüş yolunda yerde yatan birisini görüp hemen yardım etmek için arabasını durdurarak yanına gider. Ve yerde yatan kişi yaralıdır nefesini kontrol eder ve çok az da olsa nefes aldığını anlayınca yarasına müdahale eder. Mike; Sam'in kıyafetlerini parçalayarak yaralı kısmına müdahale etmeye başlar. Sam karın boşluğundan yara almıştır ve mermi yan tarafını sıyırıp çıkmıştır ve organlarına herhangi bir zarar vermemiştir. Mike yarayı sıkıca sararak hemen yaklaşmış olduğu evine doğru hızlıca gider. Eşi Jessica yaralı adamı görünce panik yapar ve Mike yaralıyı yolda bulduğunu eğer pansuman yapmazsak mikrop kapıp ölebileceğini söyler. Eşi ile birlikte bir doktor gibi pansuman yapıp yarayı sararlar. İki gün Sam baygın bir şekilde yatar ve kendine gelir. Sam nerdeyim diye sorar. Mike ise seni yolda buldum yaralıydın yetimeseydim oracıkda ölebilirdin der. Sam ise derhal Cody'e gitmeliyim der ve bana bir at verebilirmisin der. Mike ise ben zaten Cody'den iki gün önce geldim ve yarın tekrar yola çıkacağım birlikte gidelim ben seni bırakırım der. Ertesi gün Mike ve Sam yola koyulurlar. Jessica Mike'a dikkatli olmasını söyler.. Sam'in ağrıları olmasına rağmen yola koyulur. John ve Billy kayalıkların üstünde kuytu bir yerde konaklarlar tam bu sırada at sesi duyarak pusuya yatarlar.. Şerif ve iki adamı arazide gezerek kızlıldereli ve suçlulara karşı önlem almaktadır. John Şerif'in geldiğini görünce Billy'den habersiz bir şekilde hemen arka taraftan kaçar. O sırada Sam ve Mike'da oradan geçerken Şerif'i görerek yanına gelirler. Şerif'in adamları ise Billy'i yakalayarak getirirler. Sam Billy'i görünce o haliyle saldırmaya başlar. Şerif ve adamları araya girerler. Sam bu katil ve adamı beni öldürmeye çalıştı der. John nerede söyle çabuk diyerek etrafa bakarlar. Atlardan birisi yoktur. Ve Şerif ve adamları John'u bulmak için atlarına binerek çevrede aramaya başlarlar. Bakalım John Cody'e ulaşabilecek mi? En iyi dostu azılı katil ve suçlu olan Jasse James'e ulaşabilecek mi?

Discord: [thegossip#2274]

Mike, çölün esen rüzgarıyla birlikte önce ateşin kokusunu, ardından ise yüzüne doğru savrulan külleri hissetti. Her gün ürünlerini satmak üzere Cody’e giderken kullandığı bu yolda ilk defa böyle bir durumla karşılaşıyordu. Bu durum Mike’ı biraz tedirgin etti. Her gün türlü suçun işlendiği Vahşi Batı güvenli bir yer sayılmazdı. Aklındaki şüpheyle küllerin yayıldığı yöne doğru temkinli bir şekilde yaklaştı. Her için hazırlıklı olmayı öğrenmiş olduğu bu çölde fark etmeden sağ eli Smith Wesson 357 Magnum marka silahına uzandı. Biraz daha yaklaşmıştı ki yerde yatan bir adam gördü. Yerdeki bu ıslaklık kan olmalıydı. Yaşayıp yaşamadığını kontrol etmek için yanına iyice yaklaştı. İstemsizce silahına giden eli yine istemsiz bir şekilde silahından ayrılmıştı. Yerde kanlar içinde yatan bu adam ona zarar verebilecek durumda değildi. O sırada yerdeki adamın tanıdığı birisi olduğunu fark etti. Bu bütün kasabanın ödül avcısı olarak bildiği Sam’in ta kendisiydi. Mike, yaşadığını umarak elini Sam’in boğazına doğru götürdü. Sam’den geriye kanı tamamen boşalmış, soğuk bir beden kalmıştı. Mike burada neler olduğuna anlam vermeye çalışırken Sam’in cansız bedenini sırtlayarak arabaya doğru ilerleme başladı. Yol boyunca aklında binlerce soru ve senaryo ile kasabaya ulaşan Mike’ın ilk işi kasabanın şerifi Carter’ın yanına gitmek oldu. Kapıyı bile tıklatmadan içeri dalan Mike’ı gören Carter bir şeylerin ters gittiğini hemen anlamıştı. Mike neredeyse soluk almadan başından geçenleri anlatmaya çalışıyordu. Sam’in cansız bedenini gören Carter’ın ise kafasında neler dödüğüne dair senaryolar oluşmuştu bile.

Güneş yerini çoktan aya bırakmıştı ve Cody’de sadece barda bira içen birkaç kasaba sakini vardı. Bir de kasabaya atlarının üzerinde iki yabancı giriyoryordu. Gecenin sessizliğini bozan Billy oldu:

-Çok iyi bir dostsun John. Sam’in beni kullandığını yıllarca anlayamamıştım. Sen söylemeden de anlayamazdım. Keşke daha önce karşıma çıksaydın.

+Gerçek dostluklar bu günler için var Billy. İlk günden beri Sam’in o her şeyi bilen, planları ben yaparım, her şey benden sorulur havasından nefret etmiştim. Seni de kullandığını görünce bir şeyler yapmamız gerektiğine karar verdim.

-Çok aptalım. Nasıl oldu da yıllarca benim dostum olduğuna inandım. Bütün kararları benim yerime o aldı, bana hiç sormadı bile. Senin sayende adam yerine konulduğumu hissediyorum.

+Merak etme Billy bundan sonra yanında gerçek bir dost var.

Billy’nin kendisine bu kadar minnettar olduğunu gören John planının tıkır tıkır işlediğini düşünerek hafifçe gülümsedi. Yıllardır fırsatını kolladığı zengin olma hayalinin önünde her zaman bir Sam engeli olmuştu. Billy denen bu aptalın sayesinde Sam’den kurtulmuştu. Şimdi geriye planın ikinci ve üçüncü aşamaları kalmıştı. Önce Jesse James’i bulacak, ona ortaklık teklif edecek ve bugüne kadar biriktirdiği hazinesinin yerini öğrenecekti. Ardından önce Billy’nin yardımıyla Jesse James’i paketleyecek ve başına konan ödülü almak için hazır hale getirecek, ardından ise salak Billy’den kurtularak bütün bu paraların sahibi olacaktı. Ancak hesaba katmadığı bir şey vardı. Geride bıraktıkları ceset,kasabanın zeki şerifi Carter için büyük bir ipucuydu.
Yanında birkaç adamıyla birlikte Carter hemen yola koyulmuştu bile. Sebebini az çok tahmin edebildiği bu grup içi infazın failleri John ve Billy’nin Cody’e geleceğini adı gibi biliyordu. Onlar Jesse James’i ararken Carter’da onların ensesinde olacaktı. Herkesin ayrı ayrı planlar kurduğu bu sessiz geceyi acaba ilk kimin silah sesi bozacaktı?

Discord ID: househusband#1936

eline sağlık güzel olmuş kendi yazım olmasa devam ederdim.

Mike havanın hafif kararması sayesinde ilerde kor halinde görünen ve etrafa saçılan küllerden bir olayın olduğunu anlayacak kadar tecrübeli bir çiftçiydi. Çünkü biliyordu ki Yellowstone'de bu mevsimde dışarıda kalacak birisi geceyi donmadan geçirmek için en az bir bufalo büyüklüğünde ateş yakması gerekirdi. Yaklaştıkça tıpkı bir kütük gibi yerde boylu boyuna yatan bir adam görünmeye başlamıştı. Durumdan iyice şüphelenen Mike, Rose ve Sementa adını verdiği safkan atlarını daha hızlı sürmeye başladı. Belli bir mesafeye yaklaştıktan sonra çok sevdiği atlarını durdurdu ve elini baba yadigarı Rossi 410 GA. marka tüfeğine doğru atarak sert bir hamleyle nişan alma pozisyonuna geçti.Tüfeği kurma kolunu tıpkı ödül avcıları gibi havalı bir şekilde aşağı indirip kaldırdı ve tam dolduruşa aldı.

Kaynak

Burası Vahşi Batıydı her an her şey olabilirdi o kadar inanılmaz olaylar duyuyordu ki artık her şeyden şüphe duymaya başlamıştı. Temkinli adımlarla yaklaştı ve ''heyy dostum'' diye seslendi ancak cevap alamadı o sırada yerde yatan şahsın yeleğindeki rozeti fark etti. Evet bu ödül avcılarının kullandıkları rozetti. Mike Sam'ın hemen yanına geldi ve yüzüstü yattığı yerden ters çevirdi her yer kan olmuştu çok kan kaybettiğinden dolayı öldüğünü düşündü ancak yine de etmek istedi. Sağ el işaret ve orta parmağını birleştirerek Sam'ın boynuna uzattı. O da ne hala yaşıyordu. Bu kadar kan kaybetmesine rağmen yaşaması mucizeydi. Hemen yerden kaldırım arabasına koydu ve çölde yaşadığı için öğrenmek zorunda kaldığı birkaç ilk yardım tekniğini uygulamaya başladı. Yaraların üzerine temiz bezleri baskı yaparak kan akışını durdurmaya çalıştı. Tanrı yardım etmiş ve atar damarlara gelmemişti. O an aklına yaraya kül basmanın kanı durduracağı geldi, önce yarayı temizlemek için eline yeni aldığı ancak birkaç yudum içtiği johnnie walker marka viskiyi aldı ve yaranın üzerine döktü. Daha sonra hemen ocaktan kül alarak yaraya bastı ve temiz bezi yaraların üzerine sardı. Bu hareket kan akışını durdurmuştu ancak kan kaybı olduğu için mutlaka bir doktora götürülmesi gerekiyordu. Arabaya atladı ve çocukları gibi sevdiği Rose ve Sementa'ya daha önce hiç kullanmadığı kırbacı vurarak bu hiç tanımadığı adamı kasabaya yetiştirmeye çalışıyordu.


Kaynak

Kasaba doktorunun kapısını kırarcasına çalıyordu. O sırada yemekte olan doktor bir hışımla kapıyı açtı ve ''ne oldu, ne var'' dedi. Yorgunluktan ve susuzluktan dolayı Mike sadece eliyle arabayı işaret edebildi. Arabaya bakan doktor yaralıyı fark edince hemen içeri getirmesini söyledi. Son bir gayretle arabaya gidip yaralıyı kucaklayan Mike, Sam'i doktorun masasına yatırdığında aklına artık sorular gelmeye başlamıştı. Kimdi bu adam? Ne oldu da yaralandı? Kim yaralamıştı? Olay yerini göz önüne getirdiğinde bir çatışma izi yoktu, tanıdık biri tarafından en savunmasız anında vurulduğu belliydi. Peki ama neden soruları kafasını yerken doktor içeriden çıktı ve dudaklarından ''yaşayacak'' kelimesi döküldü...

Discord İD: mehmet1836

Loading...

Mike arabasından inerek yerden hareketsiz yatan Sam'e tedirgin bir şekilde yaklaşır. Ölmüş olabileceğini düşünür fakat etrafında kan yoktur . Nabzını kontrol eder nabzı atmaktadır ve Sam'in yaşadığını anlar. Biraz suyla yüzünü yıkayınca Sam kendine gelir. Uzunca bir süre baygınlık geçirmiştir ve vücuduna yerleştirdiği ince metal parçalarından oluşan giysilerini çıkarıp ağırlığından kurtulur. Olan biteni Mike'a anlatır ve Mike kasaba dönüşü iki atlının çok hızlı bir şekilde yanlarından geçtiğini söyleyince Sam hemen yola koyulmak ister ama Mike bu şekilde yola çıkmayacağını söyler.Sam bu konuda Mike'a ısrar etmemesi gerektiğini söyler ve yardımları için teşekkür eder. Sam ayağa kalkar kalkmaz keskin bir ıslık çalar ve tepenin ardından toz bulutu içinde çok iyi eğitim verdiği atı dört nala koşarak yanına gelir. Sam Mike'a tekrar teşekkür ederek "yine görüşeceğiz dostum" diyerek yola koyulur.

Aslında Sam iki hafta önce aldığı telgraf ile Şerif Carter'ın Jassie James ve çetesi ile girdiği çatışmada öldüğünü biliyordu bu yüzden John'un iki gün önce ısrarla Cody'ye gitmek için ısrar etmesine şüphelenmiş ve ona göre tedbirini almıştı ama vücuduna bağladığı teneke parçalarının bu kadar yakın mesafeden aldığı kurşunlarla nasıl delinmediğini bir türlü çözemiyordu. Sam bu düşünceler ve ihanetin verdiği acı içinde yola koyuldu, onlara olaylar daha fazla büyümeden yetişebileceğinden emindi çünkü bütün hesaplarını ona göre planlamış ve yola öyle çıkmışlardı. Çıkış saatine göre gece yarısı sarp kayalıklarla dolu geçidi aşmak riskli olacağı için muhtemelen uzun yoldan gidecekler ve bu Sam'e zaman kazandıracaktı. Kendisi de gün ağardığı vakitlerde sarp geçitten geçip kendilerine ulaşabilecekti. Aslında kendisine ihanetin kasabada gerçekleşeceğini düşünüyordu ama her şeyi planlaması gerekirdi ve her şey planladığı gibi gidiyordu. John'un bu planlardan haberi yoktu dahası Billy ikisinin de düşündüğü kadar saf çıkmayacaktı. Sarp geçitten geçen Sam kasabayı görüyordu artık ve diğer ikisininde kasabaya gelişi çok uzun zaman olmamıştı.Sam John ve Billy'nin kendisinin öldüğünü düşünerek rahat hareket edeceklerini bildiği için kendiside rahattı. Kasabada girişinde karşılaştığı yaşlı çiftçiye "buraya iki yabancı geldimi?" diye sordu. Çiftçi iki hafta önce yaşanan olaylar neticesinde kasabaya sinek girse bilirdi ve Sam'e "motele doğru gittiler" diye yanıt verdi. Doğru motele gitti ve görevliden kaldıkları odanın numarasını öğrendi.

Billy ise bu arada sadece kasaba girişinde John'un kasabaya girmeden önce kasabanın girişinde bulunan bir çiftliğe uğramasını ve elinde bir çantayla geri dönmesini düşünüyordu. O çantada ne vardı diye içinden geçirdi ve yatağa uzandı. John ise diğer oda da çanta içinde yıllar önce posta arabası soygunlarında biriktirdiği paralarıyla buradan çıkmanın yolunu düşünüyordu. Billy'i öldürmek istemiyordu fakat kurtulmanın bir yolunu bulmalıydı ama nasıl. Bunları düşünürken Sam kapıya kadar gelmişti ve silahı elinde kapıyı parçalayıp içeri girecek ve onları hazırlıksız bir vaziyette yakalayıp öldürecekti. Bunları planlarken iki el silah sesiyle birden irkildi. Sesler odadan gelmişti. Daha fazla beklemeden kapıyı kırıp içeri girdi ve gördüğü manzara karşısında bir hayli şaşkındı. John yerde yatıyor Billy ise elinde silahıyla başında duruyordu. Sam'i karşısında gören Billy "dostum çabuk ayağa kalkmışsın, bu kadar erken iyileşeceğini tahmin edemiyordum" diyerek dostuna sarıldı. Sam daha ne olduğunu anlamadan Billy dostum "sana gelen telgraftan haberim var, John Cody'ye gelme konusunda ısrar edince şüphelendim ama sana söylemedim ama benden faydalanmak isteyince sana zarar vereceğini düşündüm ve yola çıkmadan önce silahından kurşunları çıkarıp barutu azaltılmış kurşunlarla değiştirdim bunun sana fazla zarar vermeyeceğini biliyordum ama bu kadar hızlı ayağa kalkacağını düşünmemiştim doğrusu" diyerek sözünü tamamladı. Sam bunların ardından üzerindeki teneke parçalarının nasıl delinmediğini anlamış ve böyle bir dosta sahip olduğu için çok mutlu olmuştu. Arkadaşına dönerek haydi Billy çantayı al gidiyoruz Mike'a teşekkür borcumuz var...
avina#3924

Hikaye konusunda hiç iyi degilim üstüne bu kadar kısa sürede ancak bu kadar :)

Mike ağır yaralanmış Sam'i hemen kucakladı. Sam 2 gün boyunca yatakta ölü gibi yattı. Mike o süreçte. Sam'in yaralarını düzgünce pansuman yaptı.
Sam iki günün ardından kıpırdanmaya ve artından kalkmaya yeltendi, Mike onu görünce yanına yaklaştı.
Mike: Sonunda evlat, hiç ayağa kalkamayacağını düşünmeye başlamıştım.
Sam: Selam, babalık. John ve Billy sersemi Cody şehrine ulaştı mı?
Mike: Olanlardan haberin yok. Senin saf ufaklığı bir güzel kandırmışlar.
Sam: İhanet mi...
Mike: Cody şehrinde çok büyük bir soygun düzenlendi. Sherif'e göre haydutların arasında Billy de varmış. Yaranı Sherif'e gösterdim, bu sayede suçsuz olduğuna inandırabildim.
Sam: John'u 5 yıldır, Billy'i kendimi bildim bileli tanıyorum. Nereye gidebileceklerini biliyorum yola çıkıyoruz.
Mike itiraz etmek istedi ancak Sam'in ses tonundaki kararlılık yüzünden bundan vazgeçti. Umarım Sam bu yolculuğu kaldırabilirdi. Mike'ın elindeki dinlenmiş ve iyi durumdaki atlardan ikisini seçerek yola koyuldular. Yaklaşık 3 gün boyunca neredeyse geceli gündüzlü yolculuk yaparak, Jesse James ve yandaşlarını buldular. Bu kadar adamı etkisiz hale getirmek için bir ordu gerekti.
Sam: Buradan sonra ilerde büyük dar bir kanyon uzanıyor. Her şartta oradan geçmek zorundalar.
Mike: Bu ne anlama gelmeli?
Sam: Onlardan biraz patlayıcı alıp geçiti patlatacağız. Geri dönmek zorunda kalacaklar.
Mike: Bu bana pek de iyi bir fikir gibi gelmedi. Saf oğlan Billy'yi de öldürebililirsin.
Sam: o seçimini yaptı.
Sam daha sonra çadıra girdi ve biraz dinamit aradı, dinamitleri bulduğu çadırda Billy vardı. Billy'yi dikkatlice dürtüp bağırmaması için ağızını tuttu.
Billy: Aman tanrım yaşıyorsun!
Sam: Kes sesini lanet olası yaşaman için sana şans veriyorum. Kanyona bomba döşeyeceğim. Bu onların sonu olacak senin de ölmeni istemiyorum.
Billy 'Yabancı var!' diye bağırıp kampı alarma verir.
Sam: Aptal çocuk, Aptal çocuk.
Sam koşarak uzaklaşırken arkasından silah sesleri gelmeye başlar. Ata binerek uzaklaşmaya başlarlar. Ancak Mike vurulur.
Mike: Devam et ben seni koruyacağım. Dinamitleri döşe ve öldüro lanet olasıcaları.
Mike dinamitleri vadinin iki yanına yerleştirir ve Jesse James'in ordusu ona yaklaşırken patlatıverir. Bütün vadi adeta çığlık sesine benzer bir ses ile çöker. Göçük altında kalan ve vadide sıkışan insanlar hayatını yitirir. Sam de bu yıkığın altıda kalmıştır. Onca insan onun sayesinde paralarına geri kavuşabilecek ve yuvalarını tekrar kurabilecektir. Minnettar bir şekilde son nefesini verir.
Technoliste#8295

Konu bana çok ters geldi. Her ne kadar redkit ve kovboy filmleri izleyerek büyüdüysekte pek kültürümüze uymayan şeyler. Yazamadım yaratıcılığımı konuşturamadım. Bir yandan

izlerken bir yandan pubg oynasamda hala yazabilecek seviyeye ulaşamdım. Katılan arkadaşlara başarılar dilerim...

John Cody Kasabası’na giden yolun üstünde bulunan Yellowstone’a geldiklerinde kötü bir şeyler olacağını hissetmişti. Billy ve Sam ile tanışmadan önceki gece de yine aynı şekilde gökyüzünde bir yıldızın kaydığını ve sol kolundaki yaranın durduk yere sızlamaya başladığını fark etmişti.

Yüzüne doğru esen küllerden üzerine sinen ağır duman kokusu genzini yakıyordu. Gözlerini açmaya çalışıyordu ama sanki göz kapakları birbirine yapışmış gibiydi. İstemsizce elini RugerSuperBlackhawk marka silahına doğru atmak istedi ama elini de kıpırdatamıyordu. Acıyan sol eline aldırmadan gözlerini sildiğinde üzerinde Billy’nin cesedini fark etti. Gözkapaklarına sızan şey ise onun pıhtılaşmış kanıydı. Cesedi üzerinden iterek elini kurtardı ve silahını sıkıca kavradı. Genzini yakan duman ve kan karışımı kokuya daha fazla dayanamayarak öksürmeye başladı.

“Kim var orada” diye gelen sese refleks olarak iki el ateş etti ve beyaz yayvan şapkalı adam Sam’in yanına yığılıverdi. Sam’in cansız bedenini gördüğünde her şeyi hatırlamaya başladı.

Gecenin karanlığında uzaktan gelen iki atlıyı fark ettiğinde Billy’e Sam’in o gün yaptığı dahiyane planı anlatıyordu. Sam ise eline aldığı odun parçasıyla ateşi karıştırarak yapbozun eksik parçasını çözmeye çalışıyordu.

John gelen atlıların iyi niyetli olmadığını anladığında boşluğa iki el ateş edebilmişti sadece. Her şey o kadar hızlı ve ani olmuştu ki öncelikle Sam’in ona şaşıran gözlerle bakarken arkasından gelen atlıları fark etmeyip sırtından yediği iki kurşunla yere yığılışını, sonrasında ayağına denk gelen kurşunlarla diz çöküşünü, kulağını sıyıranla birlikte birkaç merminin de hemen sağ arka tarafında bulunan Billy’e isabet edişini, sonrasında Billy üzerine düşerken kendisinin de kafasını taşa vurmasını hatırlıyordu.

Gelen atlıların yüzünü net görememişti ama silahın sesinden gelen kişinin efsanevi katil Jesse James olduğunu anlamıştı. Peki yanındaki kimdi? Sam’in yaptığı plandan başkalarının da haberi olması gerekiyordu ki o gece orada olduğunu bilip saldırsınlar. Yoksa bir sonraki gün Jesse James’i yakalamaları çok kolay olacaktı.

Az önce vurduğu kişinin Jesse James olduğunu umut ederek fırladı yerinden ama yalpaladı. Ayağına yediği kurşun canını acıtmıştı. Vurduğu kişi arama ilanlarındaki resme hiç benzemiyordu. Sonra gelen kişinin arabasını fark etti, sadece evine dönmek üzere olan bir çiftçiydi. Sam ve Billy’nin cansız bedenlerine bakarken gözlerinde yaşlar birikti.

Bundan sonra Sam’in planını tek başına yerine getirmeliydi ama nasıl? Acaba Jesse James yarın yapacağı soygun sırasında onu yakalayacaklarını nereden öğrenmişti? Acaba kendilerini öldürdüğünü düşündüğü için yine soygunu gerçekleştirecek miydi? Eğer öyle ise Sam’in planını yine uygulayabilirdi.

ayrac1.png

Banka arabasını köprüyü geçtikten sonra patlatarak ele geçirmeyi düşünen Jesse, Yellowstone köprüsünden geçmeden önce devrilen at arabasını uzaktan gördüğünde neler olduğunu anlamamıştı. John Sam ve Billy ile birlikte bölgeyi iyi analiz ettikten sonra planın nasıl işleyeceğini anlamıştı. Güzergahı kendilerine her zaman yardımcı olan Şerif Carter’dan öğrenmişlerdi.

Jesse James’in şaşkınlığını fırsat bilen John bulunduğu çukurdan çıkarak silahındaki tüm mermileri üzerine boşaltmıştı. Azılı katilin yere düşüşünü görmüş ve arkadaşlarının intikamını aldığını düşünüyordu. Son anda arkasından gelmekte olan atlıyı fark ettiğinde ise yüzündeki gülümseme derin bir iç çekmeye dönüştü. Tek el silah sesiyle yere düşerken artık çok geçti. Şerif Carter azılı katil Jesse James ile iş birliği içindeydi ve Sam’in planını da ona o anlatmıştı. John ölmeden önce Sam ve Billy ile yaşadıklarını hayal etti, intikamlarını alamadığı için gözleri açık bir şekilde yere yığıldı.

Son gördükleri ise aydınlık olan masmavi gökyüzünde üç yıldızın art arda kayması oldu.

zaman geçtiği ve diğer kurallara uymadığı için buraya da attım :))

Cody’den gelen çiftçi Mike suçlu avcısı Sam’i yaralı halde bulmuştu. Sam konuşamayacak ve neredeyse nefes alamayacak haldeydi. Omzundan kanlar akmaya devam ediyordu. Çiftçi Mike yanında taşıdığı kıyafetlerden birini hemen Sam’in omzuna kuvvetli bir şekilde bastırdı. Neyse ki bir dispanser çok yakındaydı. Sam’i atının üstüne zorluk içinde çıkardı ve hızlı bir şekilde dispansere doğru yola çıktılar.

Onlara saldıranlar Jessy James’ten başkası değildi. Jessy James tek başına olduğundan Sam’i vurduktan sonra hızla kaçmaya başlamıştı. Onu tanıyan John ise Billy ile beraber Jessy James’in peşinden yetişmek için atlarına koştular ve hızla peşinden yetişmeye çalıştılar.

Sam ise çok vakit kaybetmeden dispansere yetişmişti. Fakat hayati tehlikesi fazlaydı. Doktor kanlar içinde gelen Sam’i görünce çok heyecanlandı ve hemen müdahale etmeye başladı. Verdiği serumun kaybettiği kanı gidermesini umuyorlardı.

John ve Billy ise Jessy James’in gittiği yöne doğru hızla gitmişlerdi fakat izine ulaşamadılar. Birden akıllarına Sam geldi. Onu almak için tekrar geri döndüler. Fakat bıraktıkları yerde yoktu. Yakında bir yerde bir ev görmüşlerdi. Oraya giderek Sam hakkında bilgi alabileceklerini düşündüler ve oraya doğru yola çıktılar.

Eve vardıklarında yaşlı bir adam gördüler ve ona Sam’i görüp görmediklerini sordular, Sam’in yaralı olduğunu söylediler. Yaşlı adam ise yakındaki dispanseri tarif etti. Orada olabileceğini söyledi.

Dispansere vardıklarında Sam’i komada buldular. Onun başında günlerce beklediler...

Discord ID ayyildiz #3956

Ciftci mike sam i yerde hareketsiz bir sekilde gorunce hemen arabadan iner ve sam i omzuna alip arabaya yukler ve evin yolunu tutar eve geldiginde esine seslenerek bir bez ve ilac ister. bu arada sam i yataga yatirir ve kursunlari cikartmak için koyde yasaayan baytar i cagirir.
baytar: bu yari ölu adami nerden buldun mike basina bela mi almak istiyorsun sen.
mike: hic dostum eve gelirken yerde oylece hareketsiz ce yatiyordu.
baytar: mike yanlis yapiyorsun
mike: dostum yasama sansi varsa soyle lutfen
baytar: mike insanlar hayvanlar gibi değildir. ben kursunlari cikartacagim yasayip yasamayacagini goreceğiz.

ve baytar ise koyulur. uzun uğraslar sonucu kursunlari cikartir yaralari ateşle dağlar ve mike döner
baytar: dostum ben elimden geleni yaptim artik yasamak veya olmek ona ve tanrinin merhametine kalmis siz dikkat edin atesini sık sık kontrol edin
mike : peki dostum tesekkurler.
der ve baytar evden cikar. bu arada sam sayiklamaya baslar. beni neden vurdunuz beni neden vurdunuz diyerek ve atesi surekli yukselmektedir. bu arada billy ve john yollarina devam ederlerken john düşünür. billy i kafaladim ve sam i alt ettim. artik rahatim cunki sam akilliydi ama billy saf billy i istedigim gibi kullanirim diye dusunerek yollarina devam ettiler ve farkinda olmadan jessie james in oldugu kasabaya geldiler. ve kasaba da salon a girip birer icki istediler bu arada james otel de banyo yapmaktadir. discord id kimmss#3131

Çiftçi Mike Sam'i görünce arabasını hızla ona yönelti ve dizginlere asılarak atları durdurdu.Çiftçi Mike Sam'i tanıyordu.Daha önceden Sam ve arkadaşları çiftliğine uğramışlardı ve onların karınlarını doyurmuş beraberce kahve içmişler sohbet etmişlerdi.Sam ve arkadaşlarının ne iş yaptığını biliyordu ama Sam'in yanında arkadaşları yoktu şaşırmıştı.
Çiftçi Mike hızla arabasından atlayarak Sam'în yanına gitti.Sam yaralıydı ve kan kaybediyordu.Çiftçi Mike Sam'e neler olduğunu sordu?Onu kimin vurduğunu sordu.
Sam ise onu kimin vurduğunu görmediğini söyledi.Arkadaşlarının onu vuranın peşinden gittikleri söyledi.
Sam'in aklında başka sorular vardı.Şuan çiftçi mike'yi dinleyecek durumu yoktu.Arkadaşlarının neden onu vurduğunu düşünüyordu ve bir sebep bulamıyordu kendince.
Çiftçi Mike Sam'i sırtlayarak arabasına taşıdı.Sam'in doktora ihtiyacı olduğunu düşünüyordu.İki tercihi vardı Sam'i uzak olan kasabaya götürmek yada yakın olan çiftliğine götürecekti.Sam'i kasabaya götürse belki yolda ölebilirdi,bu yüzden çiftliğine götürmeye karar verdi.
Kısa bir yolculuktan sonra çiftliğe geldiler.Çiftçi Mike eşine seslenerek sıcak su ve bez hazırlamasını istedi.Bu arada kendide Sam'i omuzlayarak eve taşıdı.
Çiftçi Mike'in 12 yaşında bir oğlu vardı.Adı tom'duÇiftlikte büyümüş,babasına çiftlik işlerinde yardım eden yaşıtlarına göre uzun ve ince ve akıllı bir çocuktu.Babası Tom'u çağırarak çok hızlı bir şekilde kasabaya gidip doktoru çiftliğe getirmesini söyledi.
Tom hızlı bir şekilde atına atlayarak arkasında bir toz bulutu bırakarak çiftlikten kasabaya doğru dört nala yol alıyordu.

mustafa#5253 (isteyen arkadaşlar hikaya ye kaldığı yerden devam edebilirler)

Mike yerde yatan adamın çaresiz olduğunu ve yardıma ihtiyaç olduğuna kanaat getirdikten sonra arabasına alarak kasabaya doğru yola çıktı. Arabayı çeken zavallı eşek yavaş yavaş ilerliyordu. Kasabaya geldikten sonra şerife ve kasabanın ihtiyar doktoruna haber vererek adamın iyileşmesini beklemeye başladılar.
Aradan geçen 3 günün ardından iyileşen Sam hemen etrafına bakarak durumu anlamaya çalıştı ve o gün yaşadıkları aklına gelerek en yakınındaki kişiye,

  • Neredeyim ben? Bana kim yardım etti? Gibi sorular sormaya başladı.
    Olan biten her şeyi anlatan çiftçi Mike , Sam'a kimsin, nerden geldin ve nereye gidiyorsun gibi sorular sormaya başladı.
    Sam kimliğini gizli tutmak için yalan söyleyerek soyulduğunu ve çölün ortasına atıldığını söyledi. Bu söylediği yalana sadece bir kişi inanmadı ve o kişide Jesse James’ten başkası değildi. Jesse James bir şekilde kasabalarının güvenini sağlayarak kasabada normal biriymiş gibi yaşayıp 3 hafta sonra gelecek olan banka para nakil aracını soymayı planlıyordu. Jesse bu kişinin kelle avcısı olduğunu yılların vermiş olduğu tecrübe ile anladı fakat nasıl bu hale geldiğini öğrenmek için dostça yaklaşmaya başladı.
    Sam birkaç gün sonra tamamen iyileştikten sonra kasabada dolaşmaya çıktı ve kasaba sakinlerinden kasabaya kendisinden önce gelen olup olmadığını öğrendi ve kimsenin gelmediğini öğrenince çok sevindi ve aklına intikam almak geldi. Jesse ise az kalan zamanında Sam’i ortadan kaldırmak için planlar yaparken başına neler geldiğinide düşünmeden edemiyordu.
    To be continent (:

Discord ocetinkaya #196

üstad discord id eklenmeli yazıyor kurallarda ekle istersen kuralla ilgili sorun çıkmasın

Teşekkürler uyarı için

Loading...

Nice post
Good luck

Bunu okuyan kişiye Allah yardımcısı olsun