EOS bir anda kriptopara piyasasına giren ve sağlam altyapısı sayesinde kısa sürede kendine yükseklerde yer bulan bir token. Bunu bilmek için EOS hakkında ufak bir araştırma yapmak yeterli zaten. Bu konuda anlatacağım şey ise bambaşka. Kaçan bir fırsatın hikayesi.
EOS'un ilk çıkacağının duyurulduğu zamanlardı. Elimde de yüklü miktarda para vardı. Diyeceksiniz ki hikaye belli. Yatırım yapmadı ve kazanamadı. Ama durum böyle değil. EOS' a birkaç yerden gelen tüyolarla birlikte katılmaya karar verdim. İlk çıktığında elimde yüklü bir miktar bulunduruyordum. Meblağı tam olarak açıklamak istemiyorum. Zaten bir yıllık bir dağıtım planı dahilinde dağıtılan EOS'tan güzel kar etmemek mantıksız gelir insana. Hele ki altyapı olarak etherum zincirine çok benzetildiği düşünüldüğünde. Aldığım tokenları bir süre sakladım ve çok güzel bir kar elde ederek sattım.
Şimdi olayın can alıcı noktasına geliyoruz. Dediğim gibi almadı, kar edemedi değil olay. Çeşitli sıkıntılar nedeniyle bunu internet ortamında elden çıkarmam mümkün değildi. Bu sebeple aracılar aradım. Yüklü miktarda alım yapan ve referansları da iyi olan birini buldum. Ancak elden para teslimini kabul etmek durumunda olduğumdan, İstanbul Kadıköy'de buluştuk. İşte o sahne biraz ilginç. Adamla tanıştık. Bont çantayla gelmiş. Tam filmlerde olan değiş tokuş usulü. Neyse başladık biraz muhabbete. Sonra paraları gösterdi ben borsa üzerinden gönderim yaptım. Adam çantayı verdi. Kahvelerimizi yudumladık vedalaştık ve ayrıldık.
2 gün boyunca o paralara dokunmadım. 2 gün sonra bir ödeme yapmam gerekiyordu ve bankaya gidip paranın bir bölümünü bu ödeme için yatırmak istedim. Gişede bulunan bayana ödemek istediğim parayı uzattım. Bir şeyler yaptı ve "bir dakika" dedi. Arka tarafta bir şeyler sordu ve benim işlemleri yapmaya devam etmek için tekrar gişeye geldi. Sonuçta biraz daha bekledim ve arkamda bir elin bana dokunduğunu hissettim.
Sonuç: Paraların hepsi sahteymiş. Yaklaşık 24 saat nezarette yattım. Savcılığa sevk ettiler. Savcının karşısında durumu açıkladım. Böyle bir alışverişi kayıt dışı yapmaya çalışmamdan dolayı birde üzerine para cezası yedim.
Yani anlayacağınız eldeki paranın gitmesi bir yana üstüne para vererek bu işten çıkmış oldum. Kriptopara piyasasında elinizdeki kaybedersiniz en fazla. Ben elimdekinden çok fazlasını kaybettim. Sonradan öğrendim ki o şahıs yakalanmış, tutuklanmış. Ama ne olacak. Hiç birşey. Çünkü bana ödenen bir şey yok. İnsanların güvenini kazanıp alışverişleri sorunsuz tamamlayıp referans sağlamış. Son vurgun grubunun içinde de ben varmışım. Yazık oldu. Siz siz olun, güvenilir yollardan şaşmayın.
I gave you some lovin How bout you give me some too?
EOS is the Next Big Thing. Better than Ethereum.
iyi günler proje yazınızı oyladım :))